Bilim kurgu türünün tutkunu olan bana, sıkıcı gelen ilk kitap diyebilirim kendisi için. İlk yüz sayfa oldukça ağır ilerliyor. Sonra biraz açılsada, benim için çok cezbedici değildi. Aslında bilim kurgudan çok fantastik, mistik bir yanı vardı. Gezegenler ve uzay gemisi kelimelerinden başka bilim kurguluk bir şey yok içinde. Diğer her konu fantastik türe dahil. Cyra ve Akos aşkı zorlama gibiydi. Yazar bazı cümleleri defalarca tekrarlamış. Ya yazdığını unutup unutup yazmış, ya okuyucuyu gerizekalı sanmış. Örneğin Cyra'nın akım gölgelerini defalarca aynı şekilde anlatmış. "Evet Cyra'nın akım armağanı ona çok acı veriyor ve derisinin altında dolaşıyor. Evet anladık. Onlarca kez yazmasaydın keşke ." Dedim okurken sıksık. Neyse, kitap bittiğinde, havada kalan konular ve cevaplanmamış sorular oldu çünkü "Seçilmiş Olanlar" adında ikinci kitabı varmış. Sanırım her şey o kitapta açıklığa kavuşur. Ne yazık ki ben bilemeyeceğim. Okumaya niyetli değilim. Sevenlerde var gördüğüm kadarıyla ama okunmazsa kaybedilecek bir şey olduğunu düşünmüyorum ben.
