Giderken cüzdanından çıkardığı parayı,
-Kusura bakmayın... diye ezile büzüle yatağımın üstüne bıraktı.
Param var, dedim, olmaz, dedim, almam, dedim.
O diretti, ben direndim. Sonunda parayı bıraktı gitti.
Anılarımı yazmasaydım da, roman yazsaydım, romanın kahramanına, delikanlının bıraktığı parayı parçalatırdım. Ben, öyle yapmadım. Hemen kalkıp, kaç para diye baktım. On liraydı. İlk işim odamdaki sobayı yaktırmak oldu.