Amelie Nothomb'un ilk okuduğum kitabı "Kıran Kırana"ydı ve okurken yazarın Doğu-Batı sentezleriyle çok eğlenmiştim(Yazar Japonya'da doğmuş bir Belçikalı).
Bu kitapta yazar, Irak'ta savaşan obez bir Amerikan askeriyle ilginç mektuplaşmalarını anlatıyor. Mektup alışkanlığı ile ilgili o kadar hoş tespit ve düşünceler sunuyor ki şu ana kadar hiç mektup yazmamış olmak beni üzdü. Mektup yazsam nasıl göndereceğim hakkında da net bir fikrim yok. Mektup göndermek, bende 'PTT' ve 'pul' kelimelerini çağrıştırsa da bütünleştiremiyorum süreci. Üzücü...
Şöyle diyor yazar:
"Romanlar, şiirler vs. başkalarının içine girebilecekleri türden yazılardır. Mektupsa , karşıdaki insan yoksa, olmazdı; anlamı ve görevi, alıcısının yanıtıydı."
Sonlara doğru hikaye ilginç bir yöne doğru gidiyor ve beklemediğim bir anda son buluyor. Sonuç olarak yine okurken eğlendiğim ve empati kurduğum bir Nothomb kitabıydı.