Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bir Yaşam Biçimi

Amélie Nothomb

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
"Okumak, insanın sadece yalnızken sahip olduğu o derinliği koruyarak karşısındakini keşfetmesini sağlar." Fransız yazar Proust'un bir sözü olarak kitapta yer almakta.
"Kabalaşmadan, tatsızlaşmadan samimi olmanın bir yolu mutlaka bulunur." Bu yolu yürümek 'insanca bir hüner'.
Reklam
" İnsan biriyle yüz yüze ya da yazışarak tanışır. İlk aşamada karşıdaki insanın varlığı fark edilir; bu aşamada hayranlık duymak mümkündür. O an, adanın sahilindeki Robinson ve Cuma'yızdır, birbirimize hayranlıkla bakarız, bu evrende hem bambaşka, hem de bize benzer başka birinin bulunmasına şaşırır ve memnun oluruz. Karşınızdaki bunu gördüğü oranda varlığınız çok daha güçlenir ve size karşılık veren bu umulmadık, sanki gökten inmiş insanın karşısında büyük bir coşku hissedersiniz. Bu bireye hayali bir ad atfedersiniz: dost, aşık, arkadaş, konuk, meslektaş. Bu temiz bir sevgidir. Benzeşmek ile ayrışmak arasında gidip gelirsiniz ("Tıpkı benim gibi! Benim tam tersim!"), şaşkına döner, çocuksu bir hayranlığa kapılırsınız."
Benimle her şeyin mümkün olup olmadığını bilmiyorum, bunun ne anlama gelebileceğini de. Benim için var olduğunuzu biliyorum. Dostlukla, Amelie Nothomb Paris, 6/4/2009
"Böyle bir mektubun bende ne etki yarattığını pek bilemiyorum. Belki heyecan ile kaygı karışımı bir duygu diyebilirim. Bu sözcükleri bir hediye ile karşılaştıracak olursak, köpek hediye etmek gibi bir şey. Hayvandan etkilenmişsinizdir ama onunla ilgilenmek gerektiğini ve böyle bir hediyeyi istemediğinizi düşünürsünüz. Öte yandan köpek güzel gözleriyle orada duruyordur, onun bir suçu olmadığını, yemesi için ona yemek artıklarını vereceğinizi ve bunun kolay olacağını düşünürsünüz. Trajik ama kaçınılmaz hata." Duygu ile hediye karşılaştırması... İnsan düşüncesinin uçsuz bucaksızlığı sık sık komik bir şaşkınlığa sürüklüyor beni.
"Bir obezin çektiği cehennem azabını size anlatamam. Piramitleri inşa eden esirler bile, yükünü bir an olsun bir yere bırakamayan benim kadar yük taşımamışlardı. Kendimi ezilmiş hissetmeden, hafif adımlarla yürümeyi korkunç özlüyorum. Normal insanlara, farkında olmadıkları o inanılmaz ayrıcalıklarını -atlayıp zıplamak, kaygısızca hareket etmek, en sıradan hareketlerin dansıyla keyiflenmek- haykırmayı istiyorum. Alışverişe yürüyerek giderken, metroya kadar on dakikalık bir yolu hırıltı çıkarmadan kat etmekten bahsetmiyorum bile. Ama en kötüsü aşağılanmak."
Reklam
Böyle bir mektubun bende ne gibi bir etki yarattığını pek bilemiyorum. Belki heyecan ile kaygı karışımı bir duygu diyebilirim. Bu sözcükleri bir hediyeyle karşılaştıracak olursak,köpek hediye etmek gibi bir şey .Hayvandan etkilenmişsinizdir ama onunla ilgilenmek gerektiğini ve böyle bir hediyeyi istemediğinizi düşünürsünüz .Öte yandan ,köpek güzel gözleriyle orada duruyordur, onun bir suçu olmadığını , yemesi için ona yemek artıklarını vereceğinizi ve bunun kolay olacağını düşünürsünüz . Trajik ama kaçınılmaz hata .
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.