Sanırım onlara cevap vermek zorundayız.Eğer bir hapishanedeyseniz,kaçarsınız.Eğer bir kapı görürseniz,açarsınız.Eğer bir ses duyarsanız,cevap verirsiniz.İnsan olmak,bu demektir.İşte kuleyi bunun için yapıyorum.Onlara cevap vermemiz gerekiyor.Buradayız dememiz gerekiyor.Onlara uzanmamız gerekiyor,çünkü yeterince yalnız kaldık ve yerimizi,amacımızı şaşırmaya başladık.
Fena değildi. Bir bilim kurgunun yapması gerektiği gibi farklı açıyla baktırıyor olaylara. Ama belirgin bir biçimde vermek istediği mesajlar vardı yazarın.
Cam Kule; yalın ve akıcı anlatımı, yaratıcı kurgusu, etkileyici gelecek vizyonu,inancın birey üzerine etkisi, bir dinin ortaya çıkışını belirleyen kökenler, insanlık kavramının sorgulanması, evrende yalnız olup olmadığımız gibi konulara göndermeleri ile beğendiğim bir kitap oldu. Uzak mesafeleri bir anda aşmayı sağlayan transmatlar, bireyler
Tanrı'yı pek düşünmemişti o güne kadar. Ama zekanın sadece küçük bir güneşin küçük bir gezegeninde bir mucize gibi var olmasına inanmakla insanların evrenden çok şey istedikleri fikrindeydi. Milyarlarca,milyarlarca güneş ve sayısız dünyalar vardı. Böylesine sonsuz bir galaksiler denizinde zeka nasıl olur da tekrar ve tekrar ve tekrar evrimleşemezdi?