Emine Işınsu, daha ne kadar süre beni kendine hayran bıraktıracaksın bilmem! Böyle bir kalem, böyle cümleler yok, yok! İlk Sancı ile tanıdım seni, birçok eserini okudum fakat bu Canbaz çok farklıydı, çok...
İnsan psikolojisine inen sözlerin mi diyeyim, yaşanan olaylar mı diyelim, sendikaların işin arka planında nasıl dalavere çevirdikleri mi diyelim, ne diyelim!
Beni etkileyen, satırlar gözümün önünde akarken heyecanlandıran, sarsan romanları bitirince o kadar çok üzülüyorum ki... Tavanı izleyerek düşünüyorum; acaba ne kadar süre sonra böyle bir roman daha okuyacağım, ne kadar bekleyeceğim.
Okuyun hanımlar, beyler okuyun!
Emine Işınsu okuyun, anlayın.
Türkçü bir yazar fakat her kesimi anlamaya, çözmeye çalışıyor.
Belirli bir ideolojin varsa onu anla,
körü körüne gitme, bağlanma diyor.
Konumuz sendikalar üzerinden yaşanan sağ-sol çatışması üzerine odaklanmış. Ali, İlhan, Mehmet, Tülin ve niceleri bu işlerin ortasında çıkmaza giriyor, bir türlü çıkamıyorlar. Selen Hanım`ın pansiyonunda kalan kızlara öğütleri o kadar güzel, o kadar anlamlı ki o bölümleri dikkatle okumanızı tavsiye ediyorum.
Paranın köpeği olan, bunun yolunda gençleri harcayan, onları kullanan kurumlar, kuruluşlar, kişiler, zenginler...
Edebiyat iyi ki var, iyi ki varsın Emine Ablam!
Sevgiler...