Müslümanlar Kur'an'ın güzelliğini Allah'ın varlığının kanıtı olduğuna dikkat çekerler.Bu yapının üzerinde, Peygamberin ve haleflerinin yaptıkları ve söylediklerinin oluşturduğu diğer bir kurumsal kaynak, sünnet, yükselmiştir.Bu iki akım,birlikte,İslam'ın her kademesine-yönetim, kanunlar, eğitim, davranış biçimleri ve devlet-nüfuz etmiştir.İslam kilise ve cami,kutsal ve dünyevi arasında ayırım yapmaz.İslam kendisine göre daha soluk olan rakibi Hristiyanlık'tan çok daha güçlü bir şekilde,"İnananların Kardeşliği"idi.
Marmot nasıl insan yemek oldu
Bir zamanlar, gökyüzünde yedi tane güneş vardı. Bu yüzden her yer çok sıcaktı. İnsanlar buna çare olarak güneş lerden bir kaçını söndürmek gerektiğini düşündüler. Çok iyi ok atan bir adam buldular ve ondan bu güneşlerin birkaç tanesini okuyla vurup vuramayacağını sordular. Okçu gözü pek bir adamdı. Yarın sabah yedi güneşin yedisi de gökyü zünde parlamaya başladığı zaman, bunlardan altı tanesini altı tane okla vuracağım. Eğer başaramazsam, bir marmota dönüşeceğim. Başparmağımı keseceğim. Su yerine kan içe ceğim ve kuru otlarla beslenerek kovuklarda yaşayacağım.' Böylece ertesi sabah oldu. Okçu attığı ilk beş okla beş tane güneşi vurmuştu. Tam altıncı oku attığı sırada, bir kırlan gıç okun üzerine doğru uçtu. Ok kırlangıcın kuyruğuna çarparak kesti -Kırlangıçlar bu yüzden çatalkuyrukludur ve yönünü şaşırdı. Okçu bunun üzerine verdiği sözü tutarak marmota dönüştü. Marmottan yapılan yemeğe bu yüzden insan yemek' denmektedir.
Her insan doğduğunda kutsal bir ışıkla parlar ve yükü hafiftir; fakat özlemleri ve istekleri öyle güçlüdür ki, üzerindeki yük gittikçe ağırlaşır ve kutsal ışığı solar.Şehvet ve duygusal bağlarla alt üst olan yaşam cevherinin dengesi bozulur.
Her neyse, görevli devamında anlattığına göre,Cengiz minareye baktı ve gözlerini minarenin tepesine doğru kaydırırken başlığı düştü.Almak için yere eğildi ve ‘’ bu minare, şimdiye kadar önünde eğildiğim tek şey,’’ dedi.