Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Cinsel Politika

Kate Millett

Cinsel Politika Sözleri ve Alıntıları

Cinsel Politika sözleri ve alıntılarını, Cinsel Politika kitap alıntılarını, Cinsel Politika en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kadın, hemen hemen sadece cinsel bir varlık olarak görüldüğü halde, cinselliği yüzünden acı ve hatta utanç duymaya mahkum edilir.
"Size şunu söyliyeyim ki, ekmek kavgasından daha büyük kavga yoktur."
Reklam
Erkeksi kültür, bir ka­dını almış, sadece kendisi seyretmek için cinsellik simgesine, ruhtan ve kişilikten yoksun ete, cinsel or­gana dönüştürmüştür. Kadınlara ise alçakgönüllülük propagandası taşıyan akademik ikonaların usandırı­cı dinselliği kalmıştır sanat adına.
Ataerkil düzendeki sınıfın başlıca etkilerinden bi­ri, bir kadını bir diğerinin karşısına koymaktır. Geç­mişte fahişelerle namuslu kadınlar karşılaştırılırken, günümüzde de çalışan kadınlarla ev kadınları karşı karşıya getirilmektedir. Bu kadınlardan birincisi ötekinin sahip olduğu «güvenlik» ve saygınlığa gıpta ederken, ikincisi de kendisine saygınlık kazandıran sınırlamaların ötesinde, özgürlük, serüven, dünyayı tanımak diye adlandırdığı birinci kadının yaşantısına özlem duyar. İkili düzen standardının çeşitli elveriş­liliklerinden yararlanan erkek, her iki kadının dünya­sını da paylaşır ve üstün toplumsal ve ekonomik gü­cü ile de birbirlerine yabancılaştırılmış bu kadınları birbirlerine rakip duruma getirir.
Arap saçına döndürdüğümüz cinsellik, çevresin­de böyle bir kısırdöngü çizerek döner ha döner. Gücün başlıca araçlarından biri paradır; çünkü, kadını satın alan paradır ve ekonomik bağımlılık, manevi alanda olduğu kadar maddi alanda da zorbalık te­meline oturtulmuş bir sistemde kadının köleliğini be­lirleyen bir simgedir. Cinsellik konusundaki tutku, güçlü olma isteklerini körükler ve bu isteklerin her ikisi de kadının eşyalaştırılması düzenine bağlanır.
Bugün kadın erkek eşitliği varmış gibi görünmesine karşın, cinsel egemenlik, hâlâ kültürümüzün en yaygın ideolojisi olarak sürmekte ve temel güçlülük kavramını meydana getirmektedir.
Sayfa 50 - Payel Yayınları, 1. Baskı: Şubat 1973
Reklam
Silah kullanılması sonucu, fiziksel güçler arasındaki ay­rımın önemini yitirmesine karşın, kadın yetiştirilme biçimi yüzünden bu gücü kullanamamaktadır. Hemen hemen dünyanın her yerinde kadın , gerek fiziksel ge­rekse yetiştirilmesine bağlı olarak savunmasızdır. Hiç kuşkusuz, bu durum, her iki cinsin toplumsal ve ruh­sal davranışları üzerinde büyük ölçüde etkili olmaktadır.
"Şurası kesinlikle kabul edilmelidir ki, cinsel devrimin savaş alanı, insan kurumlarından çok, insan bilinci içinde yer almaktadır."
Suçlu hükmetme gücünü elinde tuttuğu sürece kaba gücün önüne geçilemeye­cektir.
«Her şeyin bir zamanı var . . . Çalışırken sevdayla uğraşacak değilim. İş iştir.» Kadın: <<Peki ya aşk nedir?>> diye sordu. <<Özel saatleri mi olması gerek?>> «Evet, çalışma saatinin dışında ... » <<Sadece boş vakitlerinde mi seveceksin?>> <<Evet, hem bütün boş zamanlarımda bile değil.>>
Reklam
Biz kadınları yola ge­tirmek için kısıtlamalardan ve vurdum duymaz bir efendiden başka bir şey işe yaramaz. Üstelik yasalar da senden yana. Musa efendimiz buyurmuş. Ne dediğini anımsamıyor musun? ... Kilisede okuduğumda düşünürdüm, etkilerdi beni. «Sonra er­kekler suçsuz olacaklar, ama kadın günahını sürdürecek.» Tan­rı biz kadınları kahretsin, yine de hiçbir şey olmamışcasına gül­memiz ve katlanıp sürdürmemiz gerek.
Ne zor yüklenen rolleri reddetmek..
"Cinsel rolün üstlendiği uyrukluğun ortadan kalkması ve kadının mutlak ekonomik bağımsızlığa kavuşması, ataerkil ailenin hem otoritesini, hem de malî yapısını temelinden sarsacaktır."
Platonik ve romantik aşklar, erkeklerin mutlak iktidarları içinden seçip kadına yönelttikleri birer «lütuf»tur. Her iki tür aşk da, Batı kültürünün ataerkil kişiliğini biçimlemiş ve kadına olağanüstü erdemler yükümleme yoluyla da, kadınları son derece kısıtlı bir davranış alanı içınde sınırlamıştır.
Eğer bilgi insana güç getiriyorsa, aynı şekilde güçlü olmak da bilgili olma­ya yol açar. Kadınların bağımlı durumunu yaratan en önemli ögelerden birisi, ataerkil düzenin hemen hemen sistematik bir biçimde kadınları bilgisiz bırak­masıdır.
T.S . Eliot'un da değindiği gibi, ahlak, ölçü ve değerleri ile, felsefesi ve sanatı ile -yani uygarlığımızın bütün oluşumu ile-birlikte doğaüstü güç olarak tanımladığımız tanrı baba da er­kek yapısındadır.
252 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.