Çocuklar Ayak İzlerinizi Takip Eder
Sait ÇamlıcaÇocuklar Ayak İzlerinizi Takip Eder Gönderileri
Çocuklar Ayak İzlerinizi Takip Eder kitaplarını, Çocuklar Ayak İzlerinizi Takip Eder sözleri ve alıntılarını, Çocuklar Ayak İzlerinizi Takip Eder yazarlarını, Çocuklar Ayak İzlerinizi Takip Eder yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çocuklarımızın ayaklarına batan dikenler,
ya bizim ektiklerimizden ya da biçmediklerimizdendir.
Sayfa 20 - Okuyorum yayınlarıKitabı okudu
Çocuklarımızın ayaklarına batan dikenler ya bizim ektiklerimizden ya da biçmediklerimizdendir.
''Akşamları televizyon izlemekten gözleri kızaran anne ve babaların çocuklarının, internet kafelerde gözleri sulanıncaya kadar oyun oynamasına şaşırıyor musunuz?''
Biz millet olarak cehaletten çektiğimiz kadar, belki de daha fazla, okumuş insanların ahlaksızlığından çekiyoruz.
Sayfa 134Kitabı okudu
Yaşamak yaralanmaktır, yaşamak;yaralanmayı göze alabilmektir gerçeğini kulaklarına küpe etmeliyiz.
Sayfa 111Kitabı okudu
“Bir mıh bir nalı , bir nal bir tırnağı , bir tırnak bir ayağı ,bir ayak bir atı ,bir at bir komutanı ,bir komutan bir orduyu ,bir ordu bir milleti temsil eder ..”
Sayfa 74Kitabı okudu
“Zamane anne-babaları ve zamane öğretmenleri , zamane çoçuklarını ,zamane eğitim kurallarına göre yetiştirmeyi bilmiyorlar ..”
Sayfa 56Kitabı okudu
Dünya değil çivisi çıkan, biziz.
Deprem değil bizi yıkan, biziz.
Hem de ne merhamet...! Evinde bozulan Televizyonunu tamirciye götüren adam şaşkına döner. Tamirci meslek hayatı boyunca böylesi bir olay görmemiştir. Televizyonun arkasını açınca içerisinin ekmek kırıntılarıyla dolu olduğunu görür. Ne Televizyonun sahibi ne de tamirci buna bir anlam veremez. Tamirci işini bitirdikten sonra adam Televizyonunu eve götürür. Her şey normaldir artık. Ama hala o ekmek kırıntılarının sebebini bulamamıştır. Taa ki bir akşam Afrika belgeseli izleyinceye kadar. Afrika'da susuzluktan dudakları çatlamış, açlıktan kemikleri sayılabilen insanlar, özellikle çocuklarla ilgili belgeseli izlerken beş yaşındaki oğlu elinde ekmek kırıntılarıyla Televizyonun arkasına geçer. Elinde ekmek kırıntılarını küçük deliklerden içeri atmaya başlar. Evladındaki merhamet duygusuna gözleri dolan baba Televizyonun içine o ekmeklerin nasıl girdiğini de öğrenmiş olur." Şimdi soruyorum herkese; Yaratılışta böylesi bir merhamet duygusuyla dünyaya gelen bir çocuk nasıl oluyor da canileşebiliyor? Çocukların yaratılıştan getirdikleri o merhamet duygusunun ölmesini seyreden, ya da o duygunun ölmesine sebep olan anne-babalar "katil" değiller mi? "Bizim ne suçumuz var?" demeye hakkımız yok.
Çocuklar, kulaklarına hitap edilerek değil, gözlerine hitap edilerek eğitilir.
Kız-erkek ayırımı yapmak zulümdür
İnsan cinsiyetini, ırkını, milliyetini seçme özgürlüğüne sahip değildir. Kimin erkek kimin kadın yaratılacağına Allah karar verir. Yaratıcının kararına saygısızlık yapmaktır cinsiyet ayırımı yapmak.
Hz. Muhammed'in nesli, hayatta kalan tek kızından devam etmedi mi? Bunu bile bile kız çocuklarını hor görmek, erkek çocuklarını üstün tutmak hangi aklın ürünüdür?
Kız çocuklarına cinsiyeti yüzünden zulmedenler, erkek çocuklarının zulmüne uğrar. Allah "takva" üstünlüğüne bakarken siz "cinsiyet" ayrımı yaparsanız zulmetmiş olursunuz.
Dünya değil çivisi çıkan, biziz.
Deprem değil bizi yıkan, biziz.