Ölümsüzlük arzusu ve adalet arayışı dinlerin varlık sebebidir. Oysa, her ikisinin önündeki en büyük engel dinlerdir. Dinler, adaleti cennet/cehennem masallarıyla ötelerler. İlahi adalet bir masaldır, adaleti biz insanlar sağlarız/sağlayacağız. Dinler karanlıkları severler. Çalarlar, tecavüz ederler, hak yerler, öldürürler hiçbirini öğrenemezsin, kapatırlar, üstünü örterler. Sürekli ahlaktan konuşur, öğütler verir, güzelliklerden bahsederler. Kendi pisliklerini ise daima karanlıklarda bırakırlar. Kuytularda, karanlıklarda tecavüz eder, aydınlıklarda ahlak zabıtalığına soyunurlar. Din, beyne çöken karanlık bir gölgedir. Ne mantık, ne fikir, ne de akıl bu karanlıkta asla yolunu bulamaz.