Dokuz
Ahmet KarayünDokuz Gönderileri
Dokuz kitaplarını, Dokuz sözleri ve alıntılarını, Dokuz yazarlarını, Dokuz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Merhabalar
Çok güzel kitap ile sizlere geldim,
Kitap tasarımını çok beğendiğimi öncelikle söylemeliym. Kitabın adının neden dokuz olduğunu okurken çok daha iyi anlıyorsunuz. Bir anahtar kelime seçilmesi fikrini çok beğendiğimi söylemeliyim kesinlikle.
Hikaye aslında yakından bildiğimiz duyduyuğumuz hikayeler ama kurgu ve yazarın tekniğiyle birleştiğinde bambaşka bir hal almış.
Sizlere de tavsiye eder
Keyifli okumalar dilerim
Bu güzel kitabı okumama vesile olan 
Seda Işık ve tabi yazarımız @ahmetkarayunofficial çok teşekkürler.
"Buyurdu ki ; öyle,Allah dilediğini yapar."
"Aşk, belki de bir çiçeği sulamak gibiydi... Susuz kaldığında kuruyor, çok sulandığında çürüyordu."
"Bir insanı sevmek kolaydı belki de. Bir insan tarafından sevilmeyi başarabilmekti asıl marifet olan."
"Denizin içindeki balık gibi suyun dışına çıkınca anlıyordu insan, yaşaması için gerekli olan şeyin sadece o sudan ibaret olduğunu. Bir şeyler yerinden oynayıp sevilmeme tehdidiyle karşı karşıya kalmadan, sevilmenin ve bir insana sevgi vermenin ne yüce bir duygu olduğu fark edilmiyordu."
"Asırlardır insanoğlunun bulmakta aciz kaldığı şey, ruhun kırılmışlığını iyileştiren bir ilaçtı. Kalbin durmasının bile çaresi varken, acımışlığını, sancımışlığını düzeltecek bir formül yoktu hâlâ. Ve insan, ilacının olmadığını bile bile kalp incitmekten, yürek burkmaktan, gönül kırmaktan vazgeçemiyordu işte."
"...İstanbul. Bir kadın gibiydi adeta; güzel, alımlı, kusursuz fakat güzel olduğu kadar da tehlikeli."
"Önemli olan bir kalbi fethetmek, kapılarını aralayarak içeri süzülmek değildi elbette; orada kalabilmek, yıllarca ilk günkü gibi hüküm sürebilmekti aslolan."
"Anne olmak, baba olmak; kendinden çalmak, kendinden caymak demekti. İnsanoğlu, karşılıksız sevgiyi, fedakârlığı, emeği, ancak çocuğu için koşulsuzca veriyor; yaşamı boyunca sırtında bir kambur gibi evladının sorumluluğunu severek taşıyordu."
"Siyah; renksizliği ifade eder, bir renk değildir. Pratikte renk kabul edilir. Işığı yansıtmak yerine emen pigmentler, siyah gözükür. Renkler, pigmentlerin yansıttığı ışığın dalga boylarına bağlı olarak oluşur. Ortamda hiç ışık bulunmadığında hiçbir ışık yansıtılamadığı için her şey siyah görünür, başka bir deyişle hiçbir şey görünmez."
"İnsanın sevgilisine neyi verdiği değil, hangi duyguyla verdiğiydi önemli olan."
"Olur ki hoşunuza gitmeyen bir şey, sizin için hayırdır ve olur ki sevdiğiniz şey de sizin için bir şerdir. Allah bilir de siz bilmezsiniz."
"Bütün fırtınalara rağmen, delik bir yelkenle okyanusa açılmaktan farksızdı aşk. Yaşayacağı acıları, çırpınışları, sancıları bile bile âşık oluyordu insan."
"Dünyaya gelirken biz ağlarız, giderken sevdiklerimiz."