Durgun Don Cilt 2 kitaplarını, Durgun Don Cilt 2 sözleri ve alıntılarını, Durgun Don Cilt 2 yazarlarını, Durgun Don Cilt 2 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kazaklarla onların dilinden konuşmak gerektiğini biliyor, bunu başaramamaktan korkuyordu;zira cepheden ayrıldığından beri yalnız işçilerle bir arada bulunmuş ve onların alışkanlıklarıyla konuşma tarzlarını daha çok benimsemişti. Onlarla konuştuğu vakit, bir kelimeyle söylemek istediğini anlatabildiği duygusunu taşırdı hep, oysa burada, Kazak arkadaşlarının yanında bambaşka, yarı unuttuğu bir dil, kara toprağın dili, kertenkele kıvraklığı, büyük bir inandırma gücü gerekiyordu. Sadece ateşi yellemek yetmezdi; burada, yüzyılların verdiği itaatsizlik göstermek korkusunu yıkmak, cehalet duvarlarını çökertmek, Kazaklara kendilerinin haklı oldukları inancını aşılamak ve onları ileriye doğru götürmek için ateşi tutuşturmak gerekiyordu.
Petrograd Parti Yürütme Kurulu'nun askeri bölümünde bulunmuştu. Orada Kurulun çalışmalarını görmüş ve şöyle düşünmüştü: "Hele bu omurgayı bizim işçiler bir etlendirsin, işte hükümet o zaman kurulur! İvan, ölsen bile bırakma bu davayı; çocuk anasının memesine nasıl sarılırsa sen de öylece sarıl buna!"
Hani, kısrağına yem vermezse, hayvanını açlığa alıştıracağını sanan Çingenenin hikayesini biliyorsunuzdur. İşte, herif dokuz gün açlığa alıştırmaya çalışmış hayvanı, onuncu gün bir de bakmış ki at nalları dikmiş...
Olgunluk çağındaki bir adam hiç kuşkusuz bir çocuktan güçlüdür, ama yaşlanıp kasları pörsüyünce, delikanlı çarçabuk soluğunu kesebilir onun. İşte şimdi bizim karşımızda sadece yaşlılıktan pörsümüş kaslar değil, felcin gittikçe yayıldığı bütün bir organizma var.