Söyleşide, sosyal bilimlerin günümüzdeki işlevi ve temel bilimlerle hangi noktalarda farklılaştığı, kültürel kurumların nasıl muhalif unsurları içinde erittiği, Vietnam Savaşından günümüze Amerikan solunun tarihi, 6o'ların aktivizminin neleri başardığı ve hangi nok talarda başarısız kaldığı, dünyada öncü misyonuna dayanan sol hareketlerin nasıl olup da düzenin hiyerarşik yapısını kendi hare ketleri ve devletleri içinde yeniden ürettiği, aktivist bir etiğin ve özgürlükçü bir örgütlenmenin nasıl olması gerektiği, alternatif bir eğitimin temel öğelerinin ne olabileceği gibi birçok konu ele alınıyor ve bu alanlarda bir bakış geliştirmek için temel ipuçları tartışılıyor.
Söyleşi tarzı, zaman zaman okuyucuda burada ele alınan her bir konunun çok daha etraflıca tartışılmaya ihtiyacı olduğu duygusu uyandırıyor, ama bu aynı zamanda düşünmeyi ve fikir üretmeyi kışkırtıyor. Aklımızdaki sorulara hazır cevaplar bulmak her zaman rahat bir iştir, ama bu konularda düşünmenin, bir bakış ve kavrayış geliştirmenin, bunları tartışmaya açmanın, sonuçta bir uzlaşmaya ya da ortak paydaya varmanın entelektüel ve aktivist bir etiğin temel öğesi olması gerektiği zaten söyleşinin özünü oluşturuyor.