Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ermeni Tehciri

Yusuf Halaçoğlu

Ermeni Tehciri Sözleri ve Alıntıları

Ermeni Tehciri sözleri ve alıntılarını, Ermeni Tehciri kitap alıntılarını, Ermeni Tehciri en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
... devletin çeşitli kademelerinde görev yapan Ermeniler, Osmanlı Devleti’nce kendilerine tanınan hoşgörüye karşılık verdikleri hizmetten dolayı “millet-i sadıka” unvanını kazanmışlardır.
Osmanlı idaresinde Ermeniler dini vecibelerini tam hürriyet içinde yerine getirirlerken, kendi din adamlarını da yine kendilerinin tayin etmelerine izin verilmiştir. ... Anadolu'nun Türk idaresine girmesinden sonra burada yaşayan Ermeniler, kendi dillerini tam bir serbestlikle korumaya devam ettiler. Osmanlı yönetimi, diğer cemaatlere uyguladığı politikayı bunlara da uygulayarak Ermenice'yi ve Ermeni adlarının kullanılmasını serbest bıraktı.
Sayfa 17 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
Reklam
Birinci Dünya Harbi’nin sona ermesinden sonra Osmanlı Hükümeti tehcire tabi tutulan Ermeniler’den isteyenlerin tekrar eski yerlerine dönmeleri için bir kararname çıkardı.
Sayfa 104Kitabı okudu
Osmanlı hükümeti seferberlik ilanından itibaren dokuz ay boyunca iyi niyetle ve küçük tedbirlerle işi çözmeye çalışmıştı. Ancak olayların önüne geçemeyince, Ermeniler konusunda köklü tedbirler almak zorunda kaldı. Van isyanının patlak vermesi üzerine bu olayları başlatan ve Ermeniler'i silahlandıran komite yuvalarını dağıtmak için 24 Nisan 1915'te vilayetlere ve mutasarrıflıklarına "acele ve gizli" kaydı ile genelge yolladı. Bu genelgede, Ermeni komite merkezlerinin kapatılması, evrakına el konulması ve komite elebaşılarının tutuklanması bildirildi. 26 Nisan'da da Başkumandanlık tarafından bütün birliklere aynı mealde bir tamim gönderilerek elebaşıların askeri mahkemelere sevki ile suçluların cezalandırılması istendi. Bu emir üzerine İstanbul'da 2345 kişi tevkif edildi. Alman Büyükelçisi Wangenheim bir raporunda tutuklamanın, 24/25 Nisan 1915 gecesi ve ertesi günü akşamı olduğunu, İstanbul'da aralarında doktor, gazeteci, yazar, din adamı ve mebusların da bulunduğu 500 Ermeni'nin, Taşnak İhtilal Örgütü üyesi olmaları sebebiyle gerçekleştiğini ifade etmektedir. Komite ve teşkilatları için bir yıkım olan bu tutuklamadan dolayı Ermeniler, genelgenin çıkarıldığı bu tarihi, her yıl katliam günü olarak kabul ettiler.
Tehcir kararı, yukarıda da açıklandığı gibi, komitacı Ermeniler’in müstakil Ermenistan kurma düşüncesiyle, savaş içinde bulunan kendi devletlerini arkadan vurmaları yüzünden zorunlu olarak alınmıştır.
Sayfa 101Kitabı okudu
“1915 yılındaki tehcir esnasında toplam olarak 8-9 veya 10 bin civarında Ermeni’nin eşkıya saldırıları sonucu öldürüldüğü görülüyor. Bu rakam Osmanlı belgelerinden elde edilen kesin sayı olup, bunun dışında bir öldürülme kaydına rastlanılmıyor.”
Reklam
31 Mart vakasının çıkmasının ertesi günü, Adana'da Ermeniler de Müslümanları katletmeye başladılar. (14 Nisan 1909)
Özellikle Sasun ayaklanması, Ermeni kayıplarından ötürü Avrupa basınını ve kamuoyunu Türkler aleyhine harekete geçirdi. Kurulan bir milletlerarası tahkikat komisyonu, 20 temmuz 1895'te yayınladığı raporunda Sasun olaylarında Ermenilerin masum olmadığını açıkladı.
Osmanlı Hükümeti seferberlik ilanından itibaren dokuz ay boyunca iyi niyetle ve küçük tedbirlerle işi çözmeye çalışmıştı. Ancak olayların önüne geçemeyince, Ermeniler konusunda köklü tedbirler almak zorunda kaldı.
Yukarıda kısaca bazı örneklerle açıklamaya çalıştığımız kadarıyla, Anadolu dışına çıkarılan Ermeniler'den önemli bir kısmının geri döndüğü görülmektedir. Dönmeyen veya kayıp olarak çeşitli belgelerde yer alan Ermeniler ne olmuştur? Yaptığımız araştırmalara göre, eski yerlerine dönmeyenlerden büyük bir çoğunluğun Amerika, Fransa, Güney Amerika ülkeleri ile Avusturalya, Hindistan, Iran ve Rusya gibi ülkelere göç ettikleri ortaya çıkmaktadır. Bu gidenlerle, Anadolu'da eski yerlerine dönenleri ve İtilaf Devletleri orduları içinde savaşırken ölenleri bir cetvel halinde listelediğimizde, 1915 öncesinde Anadolu'da yaşadığı belirtilen Ermeni nüfusuna yakın bir sayı elde edilmektedir ki, bu da kayıpların aslında öldürülmek yerine başka ülkelere göç ettiğini ortaya koymaktadır. Bu sebeple iddia olunduğu üzere büyük sayıda Ermeni kaybının meydana gelmediği ve 1918 yılında öldüğü iddia edilenlerin halen yaşadıkları sonucuna ulaşılmaktadır. Nitekim Osmanlı topraklarındaki limanlardan başta Amerika olmak üzere diğer ülkelere giden gemilere ait yolcu listelerinde, bu göç eden Ermeniler tespit edilebilmekte, bunların adları ve soyadları ile yaşları, cinsiyetleri, seyahat ettikleri geminin sefer sayısı yer almaktadır
Sayfa 108
Reklam
1567'de İstanbul'da bir Ermeni matbaası açılmasına izin verildi. (Sivaslı Apkar tarafından açıldı.)
4 Şubat 1902'de Paris'te toplanan 1 genç Türkler kongresi'ne İttihat ve terakki'nin iki güçlerle lideri birer Sabahattin ve Ahmet Rıza bey ile taraftarları yanı sıra Ermeni delegeleri de katıldı. Kongrede alınan kararlardan biri inkılabın başarıya ulaşması için yabancı devletlerin müdahalesinin gerekli olduğu şeklindeydi.
Türk Istiklal Mücadelesi sırasında özellikle Fransızlar tarafından Antep, Maraş ve Adana'ya önemli miktarda Ermeni'nin iskân edildiği, Mısır'a gitmiş bulunan Musa Dağı Ermenileri'nden toplanan gençlerin, Kıbrıs Monarga Ermeni Lejyonu kampında eğiterek Fransız üniformasıyla Anadolu'ya sevk edildiği bilinmektedir. Nitekim Adana, Antep ve Maraş'ta bulunan altı tabur Fransız askerinden üçünün Ermeniler'den teşekkül ettiği bilinmektedir. Birinci Dünya Savaşı’nda bu kabilden Fransız ordusunda savaşan ve ölen Ermeniler'e ait listeler hazırlanmıştır. Bu listelerde Ermeniler'in doğum yerleri de verilmektedir ki, hemen hepsi Osmanlı Ermenileri'dir. Buna benzer olarak Rus ordusunda da önemli miktarda Ermeni bulunmaktaydı. Nitekim Boghos Nubar Paşa, Fransa Dışişleri Bakanı'na yazdığı bir mektupta, Rus orduları içinde 150 bin Ermeni askerin bulunduğunu, 40 bin askerin ise Erivan'da hazır beklediğini bildirmektedir. Bu konuda daha geniş bilgi ise Cenevre'de Milletler Cemiyeti arşiv kayıtlarında yer almakta olup, burada, Birinci Dünya Savaşı'nda İtilaf Devletleri safinda çarpışırken ölen 200 bin Ermeni'den bahsedilmektedir.
Sayfa 110
27 Aralık 1907'de Paris'te 2. genç Türk kongresi toplandı. Bu kongrede Ermeniler, uzlaşmacı bir yol takip ederek Osmanlı Devleti'nin mülki ve siyasi bağımsızlığını kabullendiklerini, asker vermemekten ve tedhişçilikten vazgeçtiklerini açıkladılar. Müdahalecilik fikrine son verilen kongrenin bitiminde delegeler, Meşrutiyet ve meşveret usullerinin kurulmasının ihtilal ile gerçekleşebileceği hususunda anlaştılar.
Ermeni cemiyetlerinin kurulması; Kara Haç cemiyeti (1878-Van) Pashtpan Haireniats (1881- Erzurum) İhtilalci armenekan partisi ( 1885- Van) Hınçak partisi (1887-Cenevre) Başlangıçta hayır işlemek amacıyla kurulan bu dernekler, kısa süre sonra Ermenistan hurma planı için birer tedhiş yuvası haline dönüştü.
190 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.