Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.17
Evvelotel - Saklı
Ayfer TunçEn Yeni Evvelotel - Saklı Yorumları ve İncelemeleri
En Yeni Evvelotel - Saklı sözleri ve alıntılarını, en yeni Evvelotel - Saklı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
7.510 üzerinden
Saklı kısmı önce okunmalı.
Ayfer Tunç kalemini hep sevmişimdir. Bellek üzerine, anıları zihnimizde yoğururken kattıklarımız üzerine. Geçmişi anarken geçmişi yeniden inşa ederken yaptıklarımız üzerine. Yine içi yoğun acıyla, melankoliyle dolu bir dünya. Unutmak bir yalanlama mıdır? Çeşit çeşit geçmişler; gerçeği bir, dönüşümü sonsuz olan. Yeniden çizeriz hatıraları. Gerçeği yalanlarla bezeriz anlatırken, inandığımız yalanlarla, Kendimiz kendimiz değilizdir. Olmak isteneni, olmuş olması isteneni hatırlarız, kurgularız.. Bu kitabı elime alırken keşke üzerine biraz araştırma yapmış olsaydım. Öylüleri okurken hep bir eksiklik hissettim. Çünkü iki kitabının birleşimi olan bu baskıyı okurken önce Saklı’nın okunması gerektiğini bilmiyordum. Evvelotelde’ki her hikaye daha önce yazılmış Saklı’da yer alan bir hikayenin yansıması, bu yüzden ikinci kısım önce okunmalı.
“Gidenler nerededir, kimlerledir, bilinemez. Tarihler geçer, yüzümüze çizgiler dolar, sırtımız ısınmak bilmez, yıllar geçer, aşklar nerededir, bilinmez... Evvelotel, yalnızlık, hüzün, zamana yenilen kırık dökük aşklar, tükenmişlik ve dokunaklı hayatların anlatıldığı. Kısa öykülerden oluşan güzel bir eser. Ayfer Tunç’un. Akıcı dili ve etkileyici hikayelerini, soluksuz okudum. Keyifli okumalar. Kitapla kalın.
“Bir kitabı kapatıp diğerini açarken, tuhaf bir bağlantı cümlesiymiş ya da kötülüklerden koruyan bir duaymış gibi mırıldandığım dize beni ele veriyordur: Bir gün herkes kendisi olsun....
İki ana başlıkta on sekiz öykü yer alıyor kitapta.
Dokuz öykü Evvel Otel diğer dokuz öykü ise Saklı, ana başlığında yer alıyor. Yazar yayımlanan ilk kitabı "Saklı" ile 1989 yılında Cumhuriyet gazetesinin düzenlediği Yunus Nadi Öykü Armağanı yarışmasında birincilik ödülünü alıyor. "Evvel Otel - Saklı" ise yazarın on yedi yıl sonra yazdığı ve ilk kitabı "Saklı" ile bağlantıları olduğu için birleştirip okuyucularına sunduğu bir kitap. Öyküler adeta dejavu yaşatıyor insana, okurken birbiriyle bağlantılı hikâyeler anlatıldığından haberim olmadığı için en azından kısa bir an böyle hissettiğimi söyleyebilirim. Yalnızlık, aileiçi şiddet, sevgisizlik, yabancılaşma, sorunlu ilişkiler, umutsuz bekleyiş gibi farklı farklı konular anlatan öykülerde eminim ki herkes kendisinden bir şeyler bulabilir.
Bazı durumlara sonuna kadar tanık olmak bir kısmını görmekten iyidir. Muhayyile denen azgın âlem işlemeye başlamaz hiç olmazsa.
( *Muhayyile: Hayal etme gücü. )
Can Yayınları 45. Sayfa
Yazarın 10 kitabını okudum deliler ile başlayan ve bu kitabını beğenmedim. Sanırım benim hikaye sevmemem ile alakalı olabilir. Romanlarına diyecek laf yok. Ben romanlarını okumaya devam edeceğim. Size iyi okumalar
Yazarı okumak ile yazıyı okumak birbirinden farklı iki anlama işaret eder. Yazarı okuyan kişi, onun kaleme aldığı hemen her esere aynı şekilde yaklaşır. Yazıyı okuyan kişi ise okuduğu içeriğin taşıdığı anlama göre yorumlar yapar. Biri sempati ve peşin yargı ile pozitif ayrımcılığa sebebiyet verir, diğeri ise daha objektif yaklaşmayı ve yazıya odaklanmayı olanaklı kılar. Bu iki ayrımı neden yaptığımızı merak edenler olabilir, izah edelim.
Acaba biz mi esere karşı biraz yargılayız diye düşünerek, eser üzerine yapılmış birkaç incelemeye baktık. Maalesef okuyucusu da aynı şeyi düşünmüş. Yani “yakışmamış” dememişler de “daha iyisi olabilirdi” demişler. Peki neden böyle düşündüler acaba? Bu sorunun cevabı yine yazarda saklı. Yazar, ödül aldığı bir eseri, ödül almayan bir eserle birleştirmiş. Zannımızca kopuş da burada olmuş.
Eserin içeriğine değinelim; çeşitli hikayelerden oluşan eser, iki ana bölüme ayrılmış. İlki Evvelotel, diğeri ise Saklı. Birbirinden farklı olmaktan ziyade tamamlayıcısı olarak düşünülmüş bir derleme mevcut. Yani daha önce yazılmış olan ‘Saklı’da eksik kalanlar, ‘Evvelotel’ de karşımıza çıkıyor. Bunun yanında içeriğin; hüzün, yalnızlık ve sevgisizlik gibi duygularla beslendiğini görüyoruz. Zihinde kalın.
‘’Bir gün herkes kendisi olsun.’’
Ne yazsa okurum dediğim yazar Ayfer Tunç’un bu öykü kitabı Evvel Otel ve Saklı olmak üzere iki bölümden ve birbiriyle ilişkili 18 öyküden oluşuyor. Öyküler birbirinden bağımsız diyemeyiz. Kitabın ikinci bölümündeki bazı öyküler baştaki hikayelerin farklı bir dilden ve zamandan anlatılmasıydı. Bu da öyküleri daha ilgi çekici yaptı. Öyküler uzun ve melankolik tek seferde okumayı zorlaştırıyor. Bir solukta okuyup bitirilecek öyküler değil, her öyküden bir roman konusu çıkabilecek kadar derinlikli öykülere sahip. Öyküler yabancılaşma, sevgisizlik, bekleyiş temalı yalnız insanların hayatlarından kesitlerden oluşuyor. Her öyküde bir acı hüzün olsa da zevkle okunan bir eser…
Adından da anlaşılacağı üzere iki kitabın birleşimidir Evvelotel - Saklı. Kendisine 1989’da Yunus Nadi Öykü Armağanı’nı getiren Saklı kitabından sonra 2006’da Evvelotel kitabını kaleme alır Ayfer Tunç. Evvelotel’deki öyküler Saklı’daki öykülerin tema ve karakter bakımından tamamlayıcı kısımlarıdır. Yani Evvelotel’de okuduğumuz öykülerin diğer karakterler tarafından anlatıldığı kısım kitabın Saklı kısmı. Bu birleşimi okumak çok keyifliydi benim açımdan. Her iki kısma da şahitlik etmiş oluyoruz. Ayfer Tunç’un kitapta kullandığı tekniğe gelirsek geriye dönüş anlatım tekniği kullanılmış yani hikaye şimdi başlıyor, geçmişe gidiyor ve yine şimdide bitiyor. Bu teknik akıcılık sağlamış bana göre. Öykülerinde yalnızlık, çocukluk travması, aile, umutsuz bekleyiş, terk etme gibi ağır konulara yer vermiş yazar. Kitabın okurkenki verdiği yaşanmışlık hissi beni kitaba bağlayan unsurlardan biri. Öyle ki favori öykümü seçemedim, hepsi birbirinden etkileyici. Ayfer Tunç zaten en sevdiğim iki yazardan biri. Bu kitap ile kendisine ayrı bir bağlandım. Öykü severlere şiddetle tavsiyemdir.
Yazardan okuduğum 7.kitap açıkçası hikayeciliği zayıf kaldı Ayfer Tunç’un ya da ben hikaye okumayı sevmiyorum. Saklı kısmındaki hikayeleri beğendim. Diğer hikayelere atıflar, Şebnem karakterinin temelinin atılması falan güzel detaylardı ama çok zor aktı çok zorlandım okurken sürekli kaç sayfa kaldığına baktım bitsin diye. Hemen hızlı akışlı bir kitapla ritmimi tekrar kazanabilmeliyim.
248 syf.
·
Puan vermedi
Saklı adını Ayfer Tunç’un ilk basılan öyküsünden alan ilk kitabı. Ayfer Tunç Saklı’da yer alan öykülerini 17 yıl sonra yeniden ele alıp “Şimdi olsa böyle yazardım” diyerek ikinci kez kaleme alıp Evvelotel kitabını yazmış. Öykülerdeki temayı ve kişileri yeniden kurduğu da olmuş, geliştirdiği veya tamamladığı da. Sakli’daki tüm malzemeyi daha farklı ve yoğun işlemiş denebilir. Bunu yaparken de anlatımını şiirsellikten daha koyu bir kıvama taşımış. Evvelotel/Saklı kitabında işte bu öykülerin eski ve yeni halleri bir arada veriliyor. Gerçekten çok farklı bir okuma deneyimi oldu kendi adıma. Bazı öykülerinin eski, bazılarının yeni hallerini daha çok sevdim ama bir Acılezzet öyküsü -adı gibi- pek çok malzemenin ustaca bir araya getirildiği çok yoğun, buruk bir tat bıraktı geride: “Bir gün herkes kendisi olsun.”
Hikayeleriyle güzel portreler çizen kadın
Ayfer Tunç'u ilk kez okumama rağmen kullandığı üsluba ve dile hiç yabancılık çekmedim. Çünkü betimlemeleri ve benzetmeleri çok yerinde ve kararındaydı. Kitap 245 sayfadan ve 18 hikayeden oluşuyor. Hikayelerin bazıları üzerimde bir iz bırakmadan geçip giderken bazı hikayeler beni çok derin düşündürdü ve gerçek bir yaşam öyküsümü yoksa yazarın kurgusu mu acaba? diyerek kendimi derin düşünceler içerisinde buldum. Kitabı beğendim farklı bir kitap okumak istiyorsanız kesinlikle alıp okun. Ne zamanınız ne de paranız boşa gider. İyi günler ve iyi okumalar dilerim.