Füsûsü'l-Hikem

Muhyiddin İbn Arabi

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
"Yere göğe sığmadım, inanmış olan kulumun yüreğine sığdım" sözü Yüce Allah'tan naklen Elçi'nin söylediği bir hadistir.
Çünkü mümkün varlıkların harhalde birer sureti vardır ve hallerindeki değişikliklerden dolayı da suretleri çeşitlidir. Şu halde hallerin değişik olması yüzünden Hakk’ın tecellisi türlü türlü olur. Neticede Hakk’ın kuldaki eseri kulun haline göre değişir. Halbuki kula hayrı kendi nefsinden başka kimse vermedi. Hayrın zıddını [Şerri] da nefsinden başkası getirmedi. Demek ki o, nimeti de azabı da kendi nefsinden bulur. O, ancak kendi nefsini kötülesin ve kendi nefsini övsün. Şu halde Hakk’ın onları bilmesinde kendisi için yeter delil vardır. Çünkü ilim, malûma tâbidir.
Reklam
Hikmet, kendisine ilim verilmiş olanların kalplerinde olgunlaşır.
Hadiste buyrulmuştur ki: “Hak, kendisine dua eden kulunun sesi hoşuna gidince ondan yüz çevirdiği için değil, ancak kulunu sevdiği için kabulü geciktirir ki, tâ ki kul duasını tekrar etsin”.
...o kâfirler, nefislerinin kulu olduktan sonra kendi nefislerini Rab’leri gibi görürler; onlar hem kul, hem de Rab olurlar, bir şey de doğuramazlar, yani bir netice vermez ve bir şey de izhar edemezler. Ancak “fâcir” yani örtülmüş olan şeyi açıklayan ve “keffar” yani açık olan şeyi açıldıktan sonra örten kimselerdendirler.
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.