Yer yarılmış da, sanki dürüst insanlar toprağın altına girmişti, evrensel aptallık ve uyuşuklukların gölgesinde cehalet yüce saltanatını sürdürüyordu.“
"İnsanın her idealini hemen gerçekleştirmesi mümkün olamazdı.Ve kendisi de birdenbire parlak bir zafer ilan edeceğini düşünmesinin bir hata olduğunu kabul ediyordu.İnsanlık evrimi tiyatroya benzetilemezdi,olağanüstü,görülmemiş harika sıçramalar söz konusu olamazdı bu dünyada."
“Akıl ve mantığın o kadar dışında o kadar uzaklarda yaşayan biriydi ki;ilk başta belki iyi niyetle kendisinin söylediği gerçek dışı şeylere kendisi de inanıyordu,ama yalan çarkının içinde bulmuştu kendini,bilinçli olarak yalan söylemeye devam etmesi gerekiyordu ve artık ibadet eder gibi yalan söylemeye başlamıştı.Tanrı sevgisi ile aşırı yalan söylemeye başlamıştı.”
“Gelecek kaygıları onu ürkütmüş,vahşi bencillik ortamında ahlakı biraz bozulmuştu.Ama aslında kötü bir insan değildi.Hatta iyi ellere düşse iyi bir insan olabilirdi.O büyük sürünün içindeydi,vasat değerde insanlardan biriydi,ne iyi ne kötü.Bu tür insanların karakterlerini koşullar belirlerdi.”