Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Değişme Yolculuklarına Uzanan El

Geştalt Danışmanlığı

Kolektif

Sayfa Sayısına Göre Geştalt Danışmanlığı Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Geştalt Danışmanlığı sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Geştalt Danışmanlığı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sağlıklı insanlar, genel bakış açısıyla, kendileriyle ilgili çoğunlukla olumlu bir biçimde düşünür, hissederler. Doyurucu ilişkiler kurarlar; yaşamlarını doyurucu, yaratıcı biçimlerde kullanmak üzere yollar bulurlar. Diğer insanlarla, çevreyle, tepki gösterme düzleminde değil, ilişki kurma çerçevesinde etkin bir biçimde ilgilenirken kendi gereksinimlerinin farkındadırlar; kendi gereksinimlerini, başkalarının farkında olarak, onlara ve çevreye saygılı kalarak, yaratıcı, yapıcı bir biçimde karşılamak üzere sorumluluk alırlar.
Dünyaya, geçmiş deneyimlerde oluşmuş beklentilerimizin temelindeki algıya, davranışa ilişkin takıntılı örüntülerle tepki veririz. İlişkilerimiz; düşüncelerin, duyguların, isteklerin değiş-tokuşuyla temellendirilmiş olmak yerine önyargılarla, umutlarla, eski inançlarla çarpıtılmıştır.
Reklam
Biz insanlar, duygularımızın, güçlü duygularımızın basıncını, düdüklü tencerelerde olduğu gibi dışarıya salma gereksinimi duyarız. Basıncı dışarıya salma, olağan kanallar aracılığıyla olanaklı değilse olağandışı yollarla yapılır. Enerjiyi savuşturmanın bu değişik yolları, organizmada çoğunlukla bir çarpıklıkla sonuçlanır. Bu bağlamda şu önsavlarda bulunabiliriz: Kendine çevirilmiş üzüntü gözlerimizin ya da burnumuzun akmasına yol açan soğuk algınlığı gibi rahatsızlıklar aracılığıyla kendini gösterebilir; kendine çevirilmiş öfke ülser gibi daha asitli rahatsızlıklarla çıkış bulabilir; kendine çevirilmiş korku beden ısısının yükselmesiyle kendini gösterebilir…
Geştaltçılar, davranışı patoloji olarak yaftalamaktan hoşlanmazlar. Bunun yerine, bir zamanlar olasılıkla en iyi seçenek olarak görülmüş bazı davranışların belirmesini betimlemek üzere 'yaratıcı uyum' kavramını kullanırlar. Utangaç bir kişi diye (davranışlarının her zaman, her durumda utangaçlık olarak kalıcılaştığını imleyecek biçimde) tanımlanabilecek bir kişi yoktur; olsa olsa, kişi şimdiki özgül durumda utangaçça davranıyordur.
Danışanlarımızın fenomenolojisi, onların kendilerini, diğer insanları, dünyayı görme biçimidir. Danışman olarak ilk görevimiz, danışanımıza, onun dünyayı nasıl algıladığını fark etmesine yardımcı olmaktır. Carl Rogers (1951) bir kişinin psikolojik düzlemde bulunduğu konumdan, o konumda olduğu gibi kabul edilmediği sürece kımıldamayacağını belirmiştir.
Sayfa 117Kitabı okudu
İnsanlar aynı anda hem algılayabilir hem duyumsayabilir hem de düşünebilirler. Bu parçaların tümünün herhangi bir anda birlikte var olduğunu bilmek önemlidir, ayrıca bu üçüne de tümüyle bütünleşmiş bir kişi olma yolunda dikkat kesilmemiz gerekir. Elbette bunların tümünü aynı anda fark edemeyiz. Ancak, bunlar arasında üretken, esnek bir biçimde gidip gelmeyi öğrenebiliriz. (…) Herkesin düşünme alanına sıkışıp kalmadığını anımsamak da önemlidir. Her bir kişinin, deneyimlemede öncelikli bir modu vardır. Mod bazıları için entelektüel, bazıları için duygusal, bazıları için fiziksel yapıdadır. Bu olgu, anlatımda ve iletişimde öncelikli olan moda yol verir.
Sayfa 139Kitabı okudu
Reklam
Özdestek, tüm iç ve dış kaynaklara, seçeneklere yönelik farkındalığı, onları kullanabilme becerisini imler. Yalın bir biçimde ortaya koymaya çalışacak olursak, karşımıza çıkabilecek herhangi bir olayı elimizden gelen en iyi biçimde karşılarken kendimizi güvende hissetmek için yapma gereksinimi duyduğumuz her neyse onu yapmak demektir.
Sayfa 141Kitabı okudu
Destek almaktan çekinmeyiniz…
Çevre desteğini tanımamak, geri çevirmek, özdestekli olmak demek değildir. Gerçek özdestek, çevreyi, gerektiğinde çekincesizce destek almak amacıyla kullanabilme becerisiyle birlikte diğerlerinin bize yardım etmek üzere istekliliklerine, yeterliliklerine güven duymayı içerir. Özdestekli bir kişi, ne zaman çevrenin, ne zaman doğru kişinin ya da kişilerin desteğine başvurması gerektiğini bilen, doğru zamanda doğru yere ya da doğru kişiye başvuran kişidir.
Sayfa 142Kitabı okudu
Özsorumluluk kavramı, enikonu yalnız olduğumuz, kendi anlamımızı kendi yarattığımız yolundaki varoluşçu görüşçe desteklenmiştir. Görevimiz, deneyimimizden tümüyle sorumlu olduğumuzu kabul etmektir, çünkü deneyimimizi bir anlamda yaratan, böylelikle onu seçiyor olan biziz. Kendimize çevremize yönelik daha çok farkındalık sağladıkça; gereksinimlerimize, bunları nasıl karşılamaya çalıştığımıza, yaşamımızdaki insanlara, olaylara tepki verme biçimlerimize ilişkin bilgimizi çoğaltmış, kavrayışımızı da geliştirmiş oluruz. Tepkilerimizi seçtiğimizi; davranma, düşünme, duyumsama yönünde seçim yapabileceğimiz başka olanakların olduğunu biliriz.
Sayfa 143Kitabı okudu
Başımıza gelen her işten her zaman, her yerde sorumlu olmayabiliriz, ancak başımıza gelenlere verdiğimiz tepkilerden, onlara ilişkin yarattığımız anlamlardan her zaman, her yerde yüzde yüz oranında sorumluyuz.
Sayfa 145Kitabı okudu
13 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.