" Suzy, elbette küçükken deli değildi, sadece vücut organlarına isim veriyordu. O zamanlar karnının adı Simon' du, karaciğeri Judas, akciğerler Pierre ve Jean... Kalbi istediği gibi kimlik değiştiriyordu, önce, on dört yaşlarında onu ilk öpen Robert diye birinin kimliğini almıştı. Sonrası ise pek belirgin değildi... "
Fransız Edebiyatına bir bakış...
Bu kitapta sinekleri istihbarat için kullanan bir böcekbilimcinin enteresan hikayesine konuk oluyoruz. Öyle ki kendisi casusluk işinde ancak durum her an biraz daha karışıyor.
Tam odaklanma ile okunmasını tavsiye ettiğim bu kitapta casusluk hikayeleri biraz ironi halini alırken, ana karakter Franck Chopin'in iç dünyasına da ufak bir yolculuk yapıyoruz. Son girdiği işin içinde ise aldatma üstüne aldatma aşk ve casusluk var, ancak bizim casusumuz bunlara pek bir yabancı kalıyor.
Final kısmı ile beni şaşırttı. Yaptığım araştırmada yazar olumlu yorumlar da almış hatta kitap mekanı olan Paris'i merkezden banliyölere taşıyıp zıtlıkları yaratması epey alkış toplamış. Bendeki ironi kısmı ise bahsedilen ve alkışları toplayan mekandan bir sokak dahi görmemiş olmam hal böyle olunca espriyi sonradan anlayanlar gibi ben de sonradan alkışladım
Temel eksen aşk, casusluk ve yalnızlık ahh bir de Paris... Sevenlere ve alacaklara şimdiden keyifli okumalar diliyorum
XoXo ️