Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

En Eski Günahkar Gönderileri

En Eski Günahkar kitaplarını, en eski Günahkar sözleri ve alıntılarını, en eski Günahkar yazarlarını, en eski Günahkar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Doldurduğu yaprakları rüzgarlara salan bir yazar, aslında, kitabını bir kenara atacak veya eline bile almayacak olan çoğunluğa değil, onu birçok okul arkadaşlarından da, hayat arkadaşlarından da iyi anlayacak azınlığa hitap eder.
Sayfa 6 - Erasmus YayınlarıKitabı okudu
Dıştan bakılacak olursa, yaşlıların neşesiyle çocukların sevinci arasında bir hayli ortak özellikler var: Aklın veya derin bir mizah duygusunun bu ruh haliyle pek ilgisi yok; bu daha ziyade satıhta oynaşan bir ışık gibi; yeşil dala da, çürümekte olan gövdeye de güneşli, içaçıcı bir görünüş veriyor; ancak çocukta bu gerçek güneş parıltısıdır; yaşlıda ise; çürümekte olan odunun fosforlu pırıltısını andırıyor.
Sayfa 20 - Erasmus YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bu küflenmiş kağıtlar üzerinde günlerce, haftalar ve aylarca boşuna emek sarfedildiğini, şimdi artık hiçbir insan gözünün bakmayacağını ve bir yük bir engel olduğunu düşünmek ne hazin! Ama, sayfa sayfa el yazıları - hem de öyle resmi formalitelerin yavanlığı ile değil- icat kabiliyeti olan bir kafanın düşünceleri ve derin duygulu bir yüreğin coşkunlukları ile dolu yazılar da aynı şekilde unutulup gitmemiş miydi?
Sayfa 34 - Erasmus YayınlarıKitabı okudu
Devlet memuru olan kişide yinel olarak müşahede edilen bir husus, bu kişinin devletin güçlü koluna yaslandığı sürece kendi gücünü kaybetmesidir. Tabiatının zayıflık ve kuvvet orantısına göre de kendini geçindirme yetisi de azalır. Doğuştan olağanüstü bir ölçüde enerjisi varsa veya mevkinin gevşetici büyüsünün etkisi altında uzun müddet kalmazsa, kaybettiği kudreti tekrar elde edebilir. Merhametsiz bir vuruşla vaktinde işinden çıkarılan bir memur, mücadeleler içindeki bir dünyada mücadeleye tam vaktinde girişebilmek bahtlılığını elde ederse kendine gelebilir ve eski haline dönebilir. Fakat bu seyrek olan bir şeydir. Bir memur, genellikle mevkisinde uzun müddet tutunmakla kendi mahvını hazırlar ve sonunda atılınca, bütün kasları pörsümüş olarak hayatın zorlu yolunda sendeleye sendeleye yürümek zorunda kalır. Dermansızlığının - yarı tavlanmış çelik ve esneklik niteliğini kaybetmiş olmanın - şuuru içinde etrafına artık hep özlemle bakınıp kendine dıştan gelecek bir destek arar.
Sayfa 45 - Erasmus YayınlarıKitabı okudu
Menfaatlerinin kendini ne seven ne de anlayan kimselerin elinde olduğunu görmek, ve bunların kendisine, ikisinden biri mukadder olduğuna göre, iyilikten ziyade kötülük edeceklerini bilmek onurlu, duygulu bir kimsenin garipseyeceği bir haldir. Garipsenecek diğer bir olay da, seçim mücadelesi sırasında sükunetini muhafaza etmiş birisinin, zafer anında nasıl bir kanasusamışlığın geliştiğini, kendisinin de hedeflerden biri olduğunu müşahede etmesidir.
Sayfa 47 - Erasmus YayınlarıKitabı okudu
"Fakat Hester, hayatımın o anına kadar boş bir ömür sürmüştüm. Dünyam öylesine karanlık ve sıkıntılı idi ki! Kocaman bir konak gibiydi kalbim, birçok misafirleri ağırlayabilirdi; fakat ne kadar ıssız, ne kadar soğuktu! Ne kadar istiyordum o sönük ocağı tutuşturmayı! Yaşlıydım, gönlüm karanlık, bedenim çarpıktı; fakat bunlara rağmen insanoğlunun nasibi olsun diye bütün dünyaya dağılmış olan o sade mutluluktan ben de belki pay alırım diye düşündüm; ve seni kalbime çektim, derinliklerine bağladım. Kalbime verdiğin sıcaklıkla seni ısıtmaya çalıştım."
Sayfa 86 - Erasmus YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Dış dünyada olsun, belirli bir derinliğe kadar düşüncenin görünmeyen aleminde olsun, kendini ciddi ve kayıtsız şartsız olarak bir esrara çözmeye veren bir kimsenin ortaya çıkaramayacağı pek az şey vardır.
Sayfa 87 - Erasmus YayınlarıKitabı okudu
"Davranışın ne merhametli! Ama sözlerin dehşet salıyor insanın içine."
Sayfa 88 - Erasmus YayınlarıKitabı okudu
Fakat anlasılan bos yere tehlike isareti vermisim kendime. Tanrı benim için, tasarlayabilecegimden cok daha iyi seyler düsünmüs meger!
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.