Çok enteresan bir hikaye. Kısa ve kısmen huzursuz edici.
Olaylar, hastalıktan muzdarip “kadın giysileri giymekten hoşlanan bir anlatıcının” gözünden anlatılıyor. Zamanında sahip olduğu güzellik salonunu, salgın hastalığı ve öleceği kesin olan hastaları kabul ederek kendi deyimiyle bir ‘ölüm evi’ne çeviriyor arkadaş. Aynı zamanda da balık beslemeyi seviyor.
Konu, ölüm evinde olanlar ve akvaryumdaki balıklar ile örülerek birbirine bağlı anlatılmış. Salonun kasveti, içindekilerin çaresizliği, ölümün hiçliği, toplumsal dışlanma satır aralarına işlenmiş. Balıklar, bu iç karartan ortamda ruh halini dengede tutabilen tek mevzu. Tek oturumluk okunacak hoş bir kitap.
Kısacık ve çok etkili..
Zaten konu uzun uzadıya anlatmaya çok da müsait değil bence. Öyle zor bir konu ancak bu kadar net ve vurucu olurdu. Üstelil akvaryum ve balık metaforu ile ana kurgunun bütünleşmesi de bence çok başarılıydı.
Çok rahatsız edici, sizi gerim gerim gerecek, belki bi kahve içimlik okuyacağınız bir okuma yapayım derseniz buyrunuz
Keyifli okumalar.
#readingismycardio #aslihanneokudu #okudumbitti #2021okumalarım #okuryorumu #kitaptavsiyesi #neokudum #notoskitap #güzelliksalonu #mariobellatin