Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Habil’in Başına Gelmeyenler

Atakan Mustafa Doğan

Habil’in Başına Gelmeyenler Gönderileri

Habil’in Başına Gelmeyenler kitaplarını, Habil’in Başına Gelmeyenler sözleri ve alıntılarını, Habil’in Başına Gelmeyenler yazarlarını, Habil’in Başına Gelmeyenler yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hayatını birilerinden çekilmez kılmak, birilerinin baskın olmalarıdır. Peki, kötü şeyleri arzulamayanlar masum mu? Sadece güçleri henüz yok. Ama bu iyileri de aynı kefeye koymak olmaz mı? Olmaz. İyiler bu dünyayı sevmiyorlar. Bu dünyanın ait olduğu hisden her şey bir nebze kötüdür. Kötülük bizim için bir gerçek. Bu Alman filozoflarının uydurmacası değil. Gerçek...
Şu çam ağacına bak… Kurumuş dalları eteklerine düşmüş, eğilip bir parçasını bile çalışmaya tenezzül etmiyor. Çamın davası belli. kendilerinden kopup gidene eğilmiyor. İçinde giden yer hemen yenisiyle doluyor. Ayaklarımın altında çatırdayan, benim kopan her şeyi öylece bırakmanın meşru zemini bu… Doğanın devinimi bu… Milyonlarca yıldır zar atıp duran kör bir mekanizmanın dayatması..Değişim kanundur. Tabiat kanunu. Ben bu kanunlara anarşiyle koşuyorum. Yıllarım bu koşmanın bir hikayesi. Kütle kanuna itiraz ediyorum. Bir durdurabilsem onu, herkesi, her şeyi hak eden boşluğa gönderebilsem…
Reklam
Şu tekdüzeliğe, şu sıkıcılığa bak! Sayısız olasılıklar varken sıkışıp kaldığım tekrarlara… Kendini yenileyip yaşamına devam eden hayvanlara kadar olamamak bir insan için ve bir insan beyni için ne ağır yük. Belki kabahat.
"O anlıyordum ki aslında hepimiz iki insandık. Biri içimizdeki diğer dışımızda olan ve hayat birinden birini öldürmek istiyorduk.”
Aşk su ayıcıkları gibidir. Ayda safra hayatta kalır. Yaşamın olduğu bir yer olsun ona yeter. Ölmeden, onun şartı yaşar. Başkalaştırır… Antidepresan hapları gibi. Öyleymişim zannedersin. Değildir.
"Kütle çekim yasasına itiraz ediyorum. Bir durdurabilsem onu, herkesi, her şeyi standartta olan boşluğa gönderebilsem..."
Reklam
Kendime özgün ve özgür bir yapı harcamak isteyişim, beni, dünyanın yasalarını çiğneyen ve bunun cezasını kesen birisine dönüştürdü.
"İnsan koşullarının rengidir. Fazlası ya da başkası değil…”
164 syf.
10/10 puan verdi
Selaamm Kitapdostlarım Kişilik problemi yaşıyorum. Psikoloji kitaplarında olanlardan değil. Bir ilişkide iki insandan birisi hep iki insan oluyorsa en çok seven odur @mavigokyayinlari'ndan çıkan @atakanmustafadogann'ın kaleminden müthiş bir kitabın yorumu ile geldim sizlere. Ontolojik manada özümüze kör bir varlık olduğumuz için
Habil’in Başına Gelmeyenler
Habil’in Başına GelmeyenlerAtakan Mustafa Doğan · Mavi Gök Yayınları · 202414 okunma
Rüzgâr ayaklarımı yerden kesip alsın ve yasaları tuhaf bir evrene götürsün isterdim. Her şeyin bizim bildiğimizin dışında işlediği bir mekanizmaya sürüklesin beni. Mesela oyuncaklar gibi, insanlarında sökülüp takıldığı bir yer. Sürekli aynı suratla yaşamak, aynı ayaklarla yürümek, aynı ellerle dokunmak aczinin olmayışını deneyimlemek isterdim. Ne vakit, arabaların, insanların, hatta rüzgârın yapışkan sesini duysam huzur yerine sıkıntı, bunalım buluyorum. Ağaçlar milyonlarca yıldır aynı renkte yaprak veriyor, insanlar milyonlarca yıldır savaşıyor, sevişiyor, düşünüyor ve hep aynı devinim. Bunu bilmek zevklerimin birçoğundan mahrum olmama sebep oldu. Her dönemin yalanları yalnızca teknik bakımdan değişiklik gösteriyor ve bu bunaltıcı değil mi? Ölümlüsün ama her tercihin sonunda eğer ölürsen yeniden doğup, başka seçimlerini deneyimleyebileceğin bir evren. Fena olmaz mıydı?
121 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.