Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Hınzır Kız

Erhan Bener

Hınzır Kız Gönderileri

Hınzır Kız kitaplarını, Hınzır Kız sözleri ve alıntılarını, Hınzır Kız yazarlarını, Hınzır Kız yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ve yitmişti onlar. Sevilerin korkuya dayanamadığını bilmiyordu çünkü
İnsanlar asılmış, gencecik oğlanlar, gencecik kızlar, işkencelerde yaşamlarının en güzel yıllarını, sağlıklarını ve akıllarına yitirmişler kişiliklerini ve inançlarını yadsımak zorunda bırakılmış , yakılmış, köylerinden, yurtlarından edilmiş, terör ya da polis kurşunlarıyla öldürülmüşlerdi...
Reklam
230 syf.
7/10 puan verdi
1996 yılında Yunus Nadi Roman Ödülü kazanan bir kitap Hınzır Kız. Başarısız intihar girişimi sonrası hayata tutunmaya çalışan Olcay’ın emekli bir vali ile yaşadığı ilişki anlatılırken o dönemdeki toplumsal, siyasi olaylara da değinilmiş. Yüreğimizi dağlayan Madımak Oteli yangınına özel yer verilmiş. İlk defa okudum Erhan Bener’den. Sade bir dili var, anlatımı basit, kolaylıkla okunuyor. Ben beğendim. Hafta sonu okunacak sizi yormayacak güzel kitaplardan.
Hınzır Kız
Hınzır KızErhan Bener · Everest Yayınları · 201831 okunma
Ne garip. Bütün bir yaşam diyorum. Göz açıp kapayıncaya kadar geçip gidiyor diyorum. Bu söz kimbilir kaç milyon kişi tarafından, kaç milyon kere söylenmiştir değil mi. Ama acaba, bu sözün gerçekliğine kaç kişi inanıyor? Yarın için yapmayı planladığın bir şey varsa, bunu düşünmenin. Ben de ancak birkaç aydır düşünmeye başladım
Sayfa 147Kitabı okudu
Devrim ne zaman gerçekleşecekti? O toplantılara katılan arkadaşların çoğu hâlâ parmaklıkların arkasında. İsveç'e kaçan orada kendisini dine vermiş. Almanya'dakiler, kendi aralarında parça parça. En büyüklerinden ve akıllılarından biri, Belçika devletine arkasını dayamış, Türk işçilerinin sırtından geçiniyor yıllardır. Öldürülen olmadı aralarında. Asılan da. Ama hepsi işkence gördü. Kendisi bile belki o yüzden... İnsan kendisini haklı çıkarmak için ne kolay mazeretler buluyordu!
Sayfa 138Kitabı okudu
ahsjdjsj ben
-Okumayı çok seviyorsun galiba? -Çok... Ama istediğim kadar kitap alacak param yok
Sayfa 131Kitabı okudu
Reklam
İnsanlar gerçekte köle olarak doğuyorlar. Ellerine doğdukları kişilere her yönden ve tam anlamıyla bağımlı birer yaratık olarak dünyaya geliyorlar. Daha doğmaları ile birlikte, analarının, babalarının, aile çevrelerinin elinde oyuncak oluyorlar. Bu, onların beyinlerinde, bütün yaşamlarını etkileyecek gizli şizofrenik bir travma etkisi yaratıyor. Çevresindekilerin istedikleri köle insanlar olarak büyüyor, toplumdaki yerlerini ve işlevlerini de bu köle statüsü içinde elde ediyorlar. Yaşam boyunca, toplumun bütün katmanlarında yer alanlar, öteki insanlar, şu ya da bu bağlamda, şu ya da bu çerçeve de, ona bu köleliğin iyi, gerekli ve zorunlu bir insanlık durumu olduğunu kabul ettirmek için çaba harcıyorlar; her türlü baskı yöntemlerini uygulamaktan çekinmiyorlar. Özgürlük düşüncesi, işte bu duruma, bu baskıya karşı bir ayaklanmadır.
anne gibi anne
Ondan kendisine kalan hepsi de güzel beş on kitap. Birkaç Dostoyevski, Kafka, Sartre ve bir de onu çok etkilemiş olan Yüzyıllık Yalnızlık.
Fakülte ya da yüksekokul bitirmek, insanın karnını doyurmasına yetmiyor.
Reklam
Benim Gibi
İstediği kitapları alacak olursa, bütün bir ay aç kalması gerekir.
Garson gençti, o kızların yaşıtı olabilirdi, ama her şeyiyle, bütün davranışlarıyla, yapısal açıdan onlarla arasındaki handiyse birkaç kuşak denilebilecek farkın izleri açıkça belli oluyordu. Ekmek parası uğruna buradaki kızlarla oğlanların yaşam biçimlerini anlamazdan geliyor, açıkça eleştirmekten kaçınıyor, sesini çıkarmıyordu; ama kendisini aşağılanmış, belki de boynuzlanmış hissediyordu. Eline bir fırsat geçecek olsa, Madımak Oteli'ni yakanlar gibi, belki o da...
Artık sadece ölümün güzelligini düşünüyordum, oysa ölümün bir kurtuluş olmadığını hep yinelemişlerdir bana, çünkü bütün kurtuluşlar bir şeye yeniden başlamanın ilk adımıdır ve hiçbir ilk adım güzel olamaz, çünkü hep kuşkuyla yüklüdür, bu yüzden ölüm sonsuz bir bitiştir, hiçbir kuşkuya yer yoktur ölümlerde, çünkü ölüm mutlak bir sondur, mutlak ve geri dönüşsüz. Bana göre işte bu yüzden güzeldir ölüm.
35 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.