Hrant
Tuba ÇandarSayfa Sayısına Göre Hrant Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Hrant sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Hrant kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.HOSROF (ORHAN) DİNK
Üçü bir geçe bir telefon bağladılar. "Baron'u vurdular!" diyordu bir ses. O an telefonu yere attigimi hatırlıyorum. Başka bir sey yok...Karanlık...Çığlıklarla kendime geldim. Ayağa kalktım. Kimseye bir sey sormadım. Beşinci kattan aşağı koşarak indim. "Vurdular..." lafı çınlıyordu kulağımda. Hemen Agos'a gidip abimi kurtaracaktım. Bir taksiye atladım, Osmanbey'e, dedim şöföre .Sahile çıktık. Radyoyu açtırdım. Işte o zaman... O zaman duydum öldüğünü.
Taksi şoförüne yumruk atmışım, kapılara yumruk atmışım. Trafik vardı. Yollar kapalıydı. Kasımpaşa ya da Bilgi Universitesi'nin oralarda inmişim. Oradan Agos'a kadar koşmuşum. O kaldırıma kadar....
Sayfa 4Kitabı okudu
HAYGAN DİNK
Haber saati gelmiş, bir bakayım dedim. Yine o " Son dakika" yazısı cıktı karşıma... Bir baktım ki,ekranda Hrant Ahparig... Kaldırımda yatıyor...Agos'un önü mahşer günü... Çıldırmış gibi oldum.En korktuğum şey başıma gelmişti. Kendimden çıktım. Ama kendi çığlıklarımı duyuyordum...
Sayfa 6Kitabı okudu
ZABEL DİNK
"Son dakika : Hrant Dink öldürüldü..." Rüya mı, gerçek mi bu? O an Hrant Ahparig'in sesi çınladı kulağımda. "Ben ölmekten değil, vurulmaktan korkuyorum...."demişti. "Sakat kalmaktan korkuyorum" demisti.Bu rüya değildi...Sonrasını hatırlamıyorum.
Sayfa 7 - EverestKitabı okudu
ARARAT(ARAT)DİNK
Kapıya doğru ilerlerken ,işte o zaman gördüm babamı... Yerde yatarken gördüm.
Sayfa 13Kitabı okudu
SERA DİNK
Babamla son 18 Ocak akşamı konuştuk. Evdeki o aksam onu son görüşümdü. Bir hafta önce, cuma günü onun "Neden Hedef Seçildim " yazısını okumuştum. Babam ile mamam uyuyordu yan odada. Babamın bize anlattıklarını ilk kez yazıya döküp baskalariyla da paylaştığını görünce cok ürkmüş, cok ağlamıştım.
Her gece yatağıma gidip dua etmeden önce yaptığım şey, babamı bir süre kapıdan izlemek olmuştu o günden itibaren.
Sayfa 13 - EverestKitabı okudu
SERA DİNK
Gazetenin önünde kalabalık toplanmıştı...Yerde birisi yatıyordu. Ben alışmışım birkere,son sözü hep ondan duymak isterim. Elim telefona gitti yine. Telefonla babamı aradım ki bana olanları anlatsın ve kendisinin iyi olduğunu söylesin, böylece içim rahatlasın ,ama yine cevap vermedi. Telefonu kapatmamla yerde yatan kişinin babam olduğunu anlamam bir oldu...Sonrası yok...
Sayfa 14 - EverestKitabı okudu
Çıkarken Agos’tan, baktım ki orayı sabunla suyla yıkıyorlar. Temizlemeye çalışıyorlar. Sanki temizlenirmiş gibi. Suyla sabunla temizlenir mi dökülmüş kan? Allah’ın sözü diyor ki:insanlar suça, kan hakkını arar. Adalet yerini oturmadıkça kanın sesi susmaz. Hiçbir zaman susmaz. Ne şimdi, ne gelecekte, ne de geçmişteki kanlar… Hiçbiri susmaz.
Sayfa 16 - Rakel DinkKitabı okudu
Rakel Dink
Gittimse Ararat'la Sera'yı orada gördüm. Orada sarildim onlara.Insanoglu cok garip! O an çocuklarımın boynu bükük artık diye düşündüm. Eziklik,babasizlik,kanatlarının kırılmış olduğu...Boyle düşünceler üşüştü zihnime. Bu düşünceler icinde sarıldım onlara.
Ben gittiğimde eşimi kaldırmışlardı. Kanını gördüm kaldırımın üstünde. Sonra hep üzüldüm, niye uzanıp oraya,yanına yatmadım diye. Sonra hep üzüldüm...
Çıkarken Agos'tan, baktim ki orayı sabunla suyla yıkıyorlar. Temizlemeye çalışıyorlar. Sanki temizlenirmis gibi.Suyla sabunla temizlenir mi dökülmüş kan? Allah'ın sözü diyor ki : Insanlar sussa,kan hakkını arar. Adalet yerine oturmadıkça kanin sesi susmaz. Hiçbir zaman susmaz. Ne simdi,ne gelecekte,ne de gecmisteki kanlar... Hiçbiri susmaz.
Sayfa 16Kitabı okudu
Kaldıralım...
Arkadaşımın adı Hrant'tı. Bana onu anlat ,deseler; has adamdı, derim.Asil ruhtu,sıkı dosttu.Cesur yurekti,deli fisekti.Koruyandı,kollayandı.Candı...Tarifi coktu onun,kimselere benzemezdi derim.
Canına kıydılar arkadaşımın.Gazetesinin önünde vurdular onu.Arkadan vurdular hem de,üç kurşunla...
O gün ben de vuruldum.Yasarken değdiği, koca kollarıyla sarıp sarmaladığı, dokunup sifalandirdigi herkes vuruldu.Hepimiz vurulduk.Ama Hrant öldü ; biz kaldık.
Ve gördük. Kaldırımda yüzükoyun yatan Hrant'ı gördük. Üzerine örtmeye çalıştıkları beyaz kağıdı da,altı delik ayakkabılarını da...Hepsini gördük...
Ve bildik...Hrant kaldırımda gozlerimizin önüne serdiği cansız bedeniyle atalarının geçmişini bugüne taşıyan bir köprü oldu ve yaşarken anlatamadiklarini da anlatmayı sürdürdü bize.Her zamanki gibi beden diliyle....
Hrant'in kaldırımdan kaldırıldığını görmedik ama gelen ambulansın çığlığı bizimkine karışırken, yattığı yerdeki kan izlerini de gördük. Bununla da bitmedi...İlerleyen yıllarda ondan adaletin esirgendiginide görecek, kanının yerde kaldığını da bilecektik. Bu "bilgi"yle perdesi açılan gönül gözümüzle o kaldırıma bakacak ,Hrant'ın hâlâ orada yattığını görecektik
Sayfa 17Kitabı okudu