Oysa ben daha yeni yeni tutsak olduğumu anlamaktayım. Meğer köşkler, saraylar, mücevherler, sınırsız harcama gücü, insanı mesut etmek için kâfi değilmiş.
Her kadın ve erkeğin bir hülyalı rüyaları vardır.
Bir bu dünyanın da hülyalı rüyaları vardır...
Bazen de birileri tarafından rüyalarımızı çalıyorlar.
Ve ağlamalarımızın sesi de edebiyat yetişiyor.
Öylesine güzel, içten,samimi bir sevda... Haramlarla,yasak aşklarla dolu olan günümüzde bize hâlâ helal bir sevdanın mümkün olduğunu hatırlatıyor. Sevda için neler yapılabileceğini, türlü fedakarlıkları gördüğüm bir kitaptır. Uzaktan sevmek mesela... Hangimiz yapabilir ki? Hayatımızda birçok olay başımıza gelecek ama biz yine de bekleyeceğiz... Sonra küçük, ücra bir köyde yaşamayı tercih edeceğiz? Sahiden kim yapabilir? Vesselam...