Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hz. Muhammed'in 30 Günü

Said Alpsoy

Hz. Muhammed'in 30 Günü Sözleri ve Alıntıları

Hz. Muhammed'in 30 Günü sözleri ve alıntılarını, Hz. Muhammed'in 30 Günü kitap alıntılarını, Hz. Muhammed'in 30 Günü en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
De ki: Hak geldi, batıl yok olup gitti. Zaten batıl yok olmaya mahkûmdur. İsra, 81
Sayfa 130Kitabı okudu
Ondört asır evvel, yine bir böyle geceydi, Kumdan, ayın ondördü, bir öksüz çıkıverdi! Lâkin o ne hüsrandı ki: Hissetmedi gözler; Kaç bin senedir, halbuki, bekleşmedelerdi! Nerden görecekler? Göremezlerdi tabî'î: Bir kere, zuhûr ettiği çöl en sapa yerdi; Bir kere de, ma'mure-i dünyâ, o zamanlar, Buhranlar içindeydi, bugünden de beterdi. Sırtlanları geçmişti beşer yırtıcılıkta; Dişsiz mi bir insan, onu kardeşleri yerdi! Fevzâ bütün âfâkını sarmıştı zemînin Salgındı, bugün Şark'ı yıkan, tefrika derdi. Derken, büyümüş, kırkına gelmişti ki öksüz, Başlarda gezen kanlı ayaklar suya erdi! Bir nefhada kurtardı insanlığı o ma'sum, Bir hamlede kayserleri, kisrâları serdi! Aczin ki, ezilmekti bütün hakkı, dirildi; Zulmün ki, zevâl akılına gelmezdi, geberdi! Âlemlere, rahmetti, evet, Şer'-i mübîni, Şehbâlini adl isteyenin yurduna gerdi. Dünya neye sâhipse, onun vergisidir hep; Medyûn ona cem'iyyeti, medyûn ona ferdi. Medyûndur o ma'sûma bütün bir beşeriyyet... Yâ Rab, bizi mahşerde bu ikrâr ile haşret.
Mehmet Akif Ersoy
Mehmet Akif Ersoy
Reklam
Ve Hamza da Vahşi'nin elinden şehadeti içer. Arkadan yaklaşır Vahşi... Elindeki kısa mızrağı tam da Hamzanın kasığına gömer. Hamza bir an için üç ayak üstünde durur gibi olur ve sonra yıkılır. Vahşi, Hamzanın burnunu, kulaklarını, dudaklarını keser, gözlerini oyar ve hepsini bir ipe dizip gerdanlık yapar. Hind'e hediye eder. Hamza şehid, Vahşi hür olur. Yirmi üç sene sürmüş olan, o bütün zamanların altın diliminde, Allah'ın Elçisi için Taif'ten sonra günlerin en acısı, o gün, Uhud Günü olur...
Arif Nihat Asya
Yüzyıllar sonra, günümüzden bir şair, kutlu anne Âmine'ye şöyle seslenecektir: Ey Ebva'da yatan ölü! Bahçende açtı dünyanın en güzel gülü...
Daha o yaşta anasız ve babasız kalmanın ne demek olduğunu öyle iyi bilir ki, yıllar sonra bile, anasız bir çocuk gördüğünde onun saçlarını arkadan öne doğru ve düzelterek sever; çünkü anneler çocuklarına öyle yaparlar. Babadan yetim kalmış bir çocuk gördüğünde ise önden arkaya doğru ve karıştırarak sever. Çünkü babalar çocuklarının başını öyle okşar. Ve Duha Suresi'nin altıncı Àyeti bu acıklı olaya dairdir; "O (Rabbin) seni yetim bulup da barındırmadı mı?"
Reklam
Dede Abdülmuttalib ise bundan iki yıl sonra, O, sekiz yaşındayken... Son himaye ediciler, amca Ebu Talib ile hayat yoldaşı Hatice, daha Peygamberliğin ilk yıllarında. Ve sonra Emanet, bütünüyle ve sadece ve tek başına, gerçek Sahibi'ne ait olacaktır. 'Kabe'nin Rabbi'ne, Muhammed'in Rabbi'ne, Alemlerin Rabbi'ne!...
Ey Allah'ın Elçisi! Değil mi ki sen sağsın... Artık bütün acılar hafif gelir
Allah(Şanı En Yüce) hikmet diliyle demektedir ki: "Bu insan sıradan biri değildir. Onun için ve/veya onun eliyle,Ben, kâinatta geçerli kıldığım doğa kanunlarını değiştiriyorum, durduruyorum, tersine çeviriyorum. Böylelikle, önyargılarına ve nefislerinin kaprislerine mağlup olmamış, iman etme yeteneklerini koruyan bütün akıl ve vicdan sahipleri, zorlanmadan ona iman edebilsinler..."
Taif Günü
Zaman zaman ayaklarında patlayan kaya parçalarının acısıyla Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi vesellem) olduğu yere çökmektedir. Böyle anlarda taş ve tükürük yağmuruna ara verilmekte, alaylı kahkahalar arasında kollarına girilip ayağa kalkmasına yardım edilmekte ve atışlara yeniden başlanmaktadır. Taiflilerin onuru (!) "düşmüş" birine saldırmaya izin vermemektedir.
Reklam
Hz. Muhammedin (ona binler selam) Kur'an'dan sonra en büyük mucizesi, kusursuz, mükemmel kişiliğidir... El-Emin oluşudur... Peygamberliğinden de önce, doğumundan itibaren...
"Ey Allah'ın Elçisi! Değil mi ki sen sağsın... Artık bütün acılar hafif gelir..."
"Ey ALLAH'ın Elçisi..." derler, "Putperestlere verilmiş sözün ne değeri olur? Bize birer kılıç ver, biz de savaşalım." Hz. Muhammed'in kaşlar yukarıya kalkar: "Bizim askere ihtiyacımız yok; ama ALLAH'ın yardımına ihtiyacımız var!" Bedir, belki de o an kazanılır.
De ki: Hak geldi, batıl yok olup gitti. Zaten batıl yok olmaya mahkûmdur. İsra, 81
Dede Abdülmuttalib ise bundan iki yıl sonra, O, sekiz yaşındayken. . . Son himaye ediciler, amca Ebu Talib ile hayat yoldaşı Hadice, daha Peygamberliğin ilk yıllarında . . . Ve sonra Emanet, bütünüyle ve sadece ve tek başına, gerçek Sahibi'ne ait olacaktır. . . 'Kàbe'nin Rabbi'ne, Muhammed'in Rabbi'ne, Alemlerin Rabbi'ne! . .
60 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.