Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İbrahim Efendi Konağı

Samiha Ayverdi

İbrahim Efendi Konağı Sözleri ve Alıntıları

İbrahim Efendi Konağı sözleri ve alıntılarını, İbrahim Efendi Konağı kitap alıntılarını, İbrahim Efendi Konağı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yenilgiden sonra..
Zira toparlanıp silkinmek ve şuurlanmak da gene bir kültür ve seviye meselesiydi..
Sayfa 30 - İstanbul Enstitüsü Neşriyatı/ pdfKitabı okudu
../nerede o her aradığını kendinde, kendi içinde bulan yüce insan?..
Sayfa 134 - İstanbul Enstitüsü Neşriyatı/ pdfKitabı okudu
Reklam
Serveti karakteriyse zira..
(…) İbrahim Efendi, muhitinin gözünde mevki ve serveti ölçüsünde büyüdükçe büyürken, aynı varlık onu, kardeşinin nazarında olduğu yerden bir arpa boyu yükseltmiş olmuyordu..
Sayfa 5 - İstanbul Enstitüsü Neşriyatı/ pdfKitabı okudu
İnsandan korkan insanı aldatabilirdi. Fakat Allah'tan korkanın onu aldatmaya kalkışmasına imkan yoktu.
Sayfa 140
Kendi kendisiyle yüzleşmekten, kendi kendini tanımaktan korkan bu insan, kaalû-belâdan beri türlü dolambaçlı türlü zikzaklı yollar bulup kendinden kaçmanın çârelerini aramış değil midir?
Sayfa 133
"İnsan kısmı işsiz kalırsa, aklı kötülüğe kayar; çalışmaktan kimse ölmemiş .. "
Sayfa 215
Reklam
İbrâhim Efendi, Hilmi Bey'le her ihtilâfa düştüğünde tarafsızlığına inandığı bir muhakeme ile kardeşinin kanaatleriyle kendininkileri bir çırpıda karşılaştırır ve nihâyet hakkın kendinde olduğuna inanarak omuz silkip başka düşüncelere geçerdi. Öyle ya, varsın bu akılsız vezne mümeyyizi, sığ ve basit fikirlerinin ortasında sıkışıp kalsındı. Hayatın binbir meşgalesi içinde, bir fikir ayrılığının üstüne demir atıp bundan fazla vakit geçirilemezdi. Herkes kendi yolunda yürümeli, kimse kimsenin ezgisi altında kalmamalıydı vesselâm.
Sayfa 163
Görmek için, düşünmek lazımdı. Düşünmek için de bilgi endâzesi gerekiyordu. Halbuki ölçmeden tartmadan hesaba kitaba vurmadan, kurulu düzen bir cemiyet sathının üstünde rahat rahat yaşayıp gitmek varken düşünmek de neye idi?
Sayfa 106
Sofra başından doyarak kalkan kimse, nasıl zamanla yeniden acıkırsa, başkalarının dertleriyle dertlendiği kadar zevklenen insanoğlunun da aynı dedikodulu mevzua avdet etmesi için yeniden iştihasının gelmesini beklemesi lâzımdı.
Sayfa 282
Medeni dünyâda, çalışan kadının çocuğuna müesseseler bakıyordu. Fakat ana kokusundan, ana sevgisinden mahrum yetişen bu çocuk, insandan ziyâde bir makineye ne kadar da benziyordu. Ne demeli? Bu makineler de işte dünyâyı bir yeni nizâma bir yeni mâcerâya doğru götürüyordu.
Sayfa 236
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.