İç Savaş Manzaraları

Hans Magnus Enzensberger

İç Savaş Manzaraları Gönderileri

İç Savaş Manzaraları kitaplarını, İç Savaş Manzaraları sözleri ve alıntılarını, İç Savaş Manzaraları yazarlarını, İç Savaş Manzaraları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çöküşün en önemli etkeni, ABD’de olduğu gibi, sanayiin oradan kaçmasıdır. Ortalama yaşam standardı yıkılıyor. Bir yanda kendi güvenlik güçlerine sahip korunmuş bölgeler, diğer yanda sefalet semtleri oluşuyor. Gözden çıkartılmış semtlerde artık resmi makamların, polis devriyelerinin ve mahkemelerin sözü geçmiyor. Buralar artık denetlenemez hale geliyor.
BAŞLANGIÇ KANSIZ, işaretler masumdur. Moleküler iç savaş daha kimse anlamadan, seferberlik ilan edilmeden başlar. Yavaş yavaş yol kenarındaki çöpler artar. Parkta şırıngalar ve kırık bira şişeleri çoğalır. Her yerde duvarlarda tek mesajı bencilik olan tekdüze duvaryazıları görülür, artık yok olmuş bir ben’den söz eden. Sınıfta sıralar kırılır, yeşil alanlar bok ve sidik kokar. Bunlar, deneyimli şehir insanının anlayabildiği küçücük, sessiz savaş ilanlarıdır.
Reklam
Sömürgeleştirilmiş olan, kendi içerisinde hiçbir mercinin idrakinde değildir. O aşağılanmıştır, fakat aşağılığına inanmamaktadır.” Frantz Fanon
Yugoslavya’daki iç savaşın suçluları olarak Sırplar ya da Hırvatlar değil de, güya büyük Almanya’yı yeniden kurmak isteyen Bonn’daki bazı müsteşarlar gösteriliyor. Böyle akıl almaz suçlamalar moleküler iç savaşta da karşımıza çıkıyor. Aradaki tek fark, kaybedenlerin, paranoyalarından dolayı, içinde bulundukları kötü durumun nedenini yabancılar, Yahudiler, Koreliler, Latin Amerikalılar ya da Çingeneler olarak görmesidir.
En büyük düşmanlarının kapitalizmin kaleleri değil, ülkelerini yıllardır sistematik biçimde yıkan o siyasî gangsterler olduğunu artık görüyorlar.
Yoksulların yoksulluğunu salt dış etkenlere bağlayarak açıklayan kuramlar yalnızca ahlâkî isyanı beslemiyor; bunların başka bir yararı daha var: yoksul dünyanın hükümdarlarının işini kolaylaştırıyor ve sefaletin tek sorumluluğunu, artık Kuzey olarak da anılan Batı’ya yüklüyor.
Reklam
Çox fərqli və mükəmməl yanaşma.
Sınırsız iyimserlik içindeki bu gibi vasiler, yolunu şaşıranları davranışlarının tüm sorumluluklarından kurtarıyor. Suç hiçbir zaman failde değildir, çevrededir: baba evi, toplum, tüketim, medya, kötü örnekler. Her katilin önüne, kendi iyiliği için doldurulması istenen bir çoktan seçmeli soru kağıdı konuyor: Annem beni istemiyordu; çok otoriter/hiç otoriter olmayan öğretmenlerim vardı; babam eve sarhoş gelirdi/hiç gelmezdi; banka bana fazla kredi verdi/hesabımı dondurdu; çocukken/öğrenciyken/çırakken/işçiyken şımartıldım/haksızlığa uğradım; annem babam erken boşandı/geç boşandı; çevremde yeterince boş zaman uğraşları yoktu/fazlasıyla vardı. Bu nedenle kundakçılık yapmaktan/saldırıda bulunmaktan/cinayet işlemekten başka çarem yoktu. (Size uyanı lütfen işaretleyiniz.) Böylece suç ortadan kaldırılıyor, çünkü artık suçlular değil, yalnızca müvekkiller var
Tüm dinlerin insanın kurban edilmesinden kaynaklanmış olması mümkündür ve dünyanın tanrısızlaştırılmasından sonra da insanlar, hiçbir zaman uğrunda öldürebilecekleri ve ölebilecekleri yüce bir amaç bulma sıkıntısı çekmemiştir.
Artık yalnızca yaşanan an var. Tutarlılık artık yok. Varlığını sürdürme güdüsü geçersiz hale getirilmiş.
Serseri mayınların dolaştığı bir dünyada geriye artık yalnızca bir olumsuz ütopya kalıyor – Hobbes’un, herkesin herkesle savaştığı kadim mitosu.
173 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.