Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İmam-ı A'zam Ebu Hanife

Enes Selim

İmam-ı A'zam Ebu Hanife Sözleri ve Alıntıları

İmam-ı A'zam Ebu Hanife sözleri ve alıntılarını, İmam-ı A'zam Ebu Hanife kitap alıntılarını, İmam-ı A'zam Ebu Hanife en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hiç gıybet etmez, başkalarını daima hayırla anardı.
Reklam
Son derece kanaatkâr, gönlü zengindi. Emânete riâyet ediyordu. Cömertti, cimrilik ondan çok uzaklardaydı. Bir malı satın alırken de, sattığı zamanki gibi, emanet kâidesine riâyet ederdi.
"Rivâyete göre kırk yıl yatsı namazının abdesti ile sabah namazını kıldı.."
İmam-ı A’zam Ebû Hanife Hazretleri, fıkhı; “Leh ve aleyhte (yararı ve zararına) olanı bilmek, tanımak” diye tarif etmiştir.
Çok düşünür, az konuşur, kendinden bir mesele sorulursa cevap verirdi..
Reklam
İmam-ı A’zam Ebû Hanîfe görüşlerinden dolayı işkence gördü, dedikodulara hedef oldu. Valilerden, halîfelerden zulüm gördü. Fakat hiçbir zaman eğilmedi gerçekleri söylemekten çekinmedi.
Birazcık uzun ama elbet okuyan olur.. :)
-"Ya İmam, görmediğin Allah’a nasıl ibâdet ediyorsun” diye sordular. İmam-ı A’zam Ebû Hanife Hazretleri onlara her şeyi çok basit bir üslûpla anlattı: “Deniz içindeki bir vapurun, yüzlerce dalga arasında rahatlıkla bir sahile doğru gittiğini, bu dalgaların onun istikametini değiştirmediğini görseniz, bu ustaca yüzdürülen vapuru, bu deryada yüzdüren ve fevkalâde bir maharetle onu idare eden bir zatın yani kaptanın var olduğunda tereddüt eder misiniz?” deyince onlar hepsi birden “hayır” dediler. İmam-ı A’zam bunun üzerine: “Öyle ise; şu yıldızlar, şu koca kâinat, şu küre-i arz âdeta bir denizin içinde, hem de ahengi bozulmadan yüzüyor; bunun kendi kendine olmasına nasıl ihtimal verebiliyorsunuz?” diye sordu. O halde bu yıldızların, bütün âlemlerin, seyrini idâre eden onları düzen içinde yürüten büyük bir kaptan vardır. Bunun üzerine Mecûsiler, “Lâ ilâhe illallah, Muhammedün Rasûlullah.” dediler.
Öğrencilere destek, burs verme işinin Hz. Zeynep annemizin ameli ve Peygamberimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) de onu çok desteklediği güzel haslet olduğunu belirtirdi.
Ortağı Hafs b. Abdurrahman’ı mal satmak üzere çarşıya gönderdi ve içlerinde kusurlu bir elbise olduğunu da söyledi, bunu satarken kusurlu olduğunu söylemesini tenbih etti. Hafs malı sattı, kusurunu söylemeyi unuttu. Ebû Hanîfe bunu öğrenince bütün o mallardan alınan paranın hepsini sadaka olarak dağıttı.
270 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.