Erkek, hanımıyla çocuk gibi olmalı, fakat aile reisliği vazifesinde adam gibi olmalıdır.
Erkek eve girerken gülmeli, çıkarken susmalı, bulduğunu yemeli, bulmadığını sormamalıdır.
Peygamberlerden biri sorar :
Yâ Rabbi, senin evliya ve sevgili kulların kimlerdir?
Çocuğun annesine tutkun olduğu kadar bana tutkun olanlar. Kuşun yuvasına sığınması gibi benim zikrime sığınanlar. Günah işleyenlere karşı kızgın,
korkusuz, kaplan gibi olanlar, buyurdu.
* İşlenen günaha pişman olmak,
* Belaya sabretmek,
* Kazaya, Allah'ın takdirine rıza göstermek,
* Havf ve recada eşit olmak (Korku ve ümit arasında olmak),
* Nimete şükretmek,
* Dünyadan yüz çevirmek, dünya sevgisini kalpten çıkarmak,
* Taât ve ihlâs yolunda olmak,
* Halka karşı güzel huylu olmak,
* Hak Teâlâ'yı sevmek,
* Ölümü hatırlamak
İmam Gazalî’nin felsefecilere karşı menfî tutum sergilemesinin nedenlerinden biri, Felsefecilerle Bâtınilerin birbirlerine destek vermesinden kaynaklıydı. Felsefeciler onların mallarından faydalanırken, Bâtıniler ise onların felsefelerinden faydalanmaktadır. O dönem Bâtınilerin hücumlarına karşı fikren cihada çıkan Gazâlî, Bâtınilerin felsefelerinin Doğu hermetik felsefesinden başka bir şey olmadığını düşünmektedir. Onların siyasi ve dini görüşlerini çürütmek için ise felsefelerinin çürütülmesi gerektiğini savunmaktadır.Tefahüt adlı eserin yazılış sebebi de Bâtinilere karşı olmasındandır.
Harf ve ses şeklinde olmayan cemadâtın(cansızların) konuşmasını duyabilen, harfsiz ve rakamsız bütün yaratılmışların alınlarındaki yazıyı okuyabilen ve memleketteki sırları bunlardan anlayabilen, kalp gözü açık bir kimsenin, yeryüzünde dolaşmasına lüzum yoktur. O göklerin melekûtuna bakmalıdır ki, gece gündüz onun etrafında dolaşıyor, kendi şaşılacak sırlarını ona söylüyorlar ve bir ses, «Göklerde ve yerde ne ibretler ne işaretler vardır üzerlerinde gezerler, fakat bunlar anlamazlar» (*), diyor. Hattâ bir kimse, kendinin, azâlaranın ve sıfatlarının yaratılmasına bakarsa, bütün ömrünü bir ibret levhası ve bitmeyen bir manzara görür. Kendindeki alacak hâlleri, gözünü kapayıp kalp gözünü açtığı vakit görür.