Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kısmet Büfesi

Bilge Karasu

En Eski Kısmet Büfesi Gönderileri

En Eski Kısmet Büfesi kitaplarını, en eski Kısmet Büfesi sözleri ve alıntılarını, en eski Kısmet Büfesi yazarlarını, en eski Kısmet Büfesi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Batıdan, Doğudan çok, çağlar var derim ben. Dünyayı, dünyanın karmaşıklığını düzene sokma, yalınlaştır­ma çabasının kalıptan çıkıp kalıba girdiği çağlar...
Sayfa 27 - Adam YayıncılıkKitabı okudu
Tarih gelip yerleşiyordu yerine, ölüm aralık­sız, durgu durak bilmeden gelecektir her yara­tığın başına; önceki gibi... Ama bu yaratıkla­rın sürekliliğini de yaratacak, sağlayacaktır bir yandan. Bu yaratıkların adı insan oldukça...
Sayfa 58 - Adam YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Bir güz dalından kopmuş gibi, kopuvermiş sarartılı bir yap­rak, ye­re de­ğince kimsenin duy­madığı, yeri, taşı, toprağı ba­ğırtmamış, incitmemiş bir tüy, bir telek, bir güz yaprağı gibi düşmüş yerleşmişti içi­me içerime, gönlüme, etime k o r k u BÎR ÇIĞ GİBİ GELDİN ÜSTÜ­ME
Adam YayıncılıkKitabı okudu
... yaşamak önce gürültülü gürültülü ko­nuşup devinmekse, sonra da güzellik katmaktır dünyaya; güzellik demekse bütün boşlukları doldurmaktır; bütün boşlukları, evleri, dolapları, ağızlarla kulakları (ama gerekli, ama gereksiz) ele geçirilen her türlü şeyle doldurmak­tır; herhalde öyledir ...
Bir arkadaşımızın yıllar önce anlattığına dayana­rak yazıyoruz bundan sonraki birkaç satırı:(Galiba) Amerika'da, (galiba) bir gazeteci (ya da gazete fotoğrafçısı, öyle olması daha bir uygun geliyor usumu­za) kaza (başka başka yerlerde, başka başka zamanlarda, ya da aynı saatlerde olan kazalarda ölenlerin, kaza yerinde çekilmiş) resimlerinde, kazaya uğramış aracın, yıkılmış duvarın, çökmüş evin, devrilivermiş ağacın çevresinde topla­nanlar arasında... Çılgınca bir düşünceymiş bu. aynı kişiyi görmüş. Düşünce bile değil, sezgi bile değil, hayvansal bir sezinleme, bir ürkme belki... Gazeteci (ya da gazete fotoğrafçı­sı) eline geçirebildiği bütün kaza resimlerini büyüteç­lerle incelemiş. Başka resimler daha bulmuş, onları da teker teker gözden geçirmiş. Çılgınlık da sayılsa, kanıtı önündey­miş. Besbelliymiş bu. Her resimde açıkça görülüyormuş. Kaza yerinde toplananlar arasında, hep, ölüye ya da ölülere, biraz gülümser, biraz sevinçli, biraz gururlu bir yüzle bakan bir kadın, yaşlıca, saçı ağarmış, güzelce, cana yakınca bir kadın görülüyormuş. Aynı kadın. Yıldan yıla, yerden yere, değişmeyen bir kadın. Her yere yetişen, her ölüye gücünün de, utkusunun da bilinci içindeymişçesine ba­kan bir kadın...
Herkesin güzellikten aşağısını konuşmadığı, gene de, güzelliği unuttuğu ya da boş verdiği çok görülen bir dünyada...
Reklam
"Büyüklerin, bulmacalarını çözmek isteğiyle bitirmemek isteği arasındaki bocalayışı; çocukların, kurabiyelerini yemek isteğiyle ellerinde kalan parçanın azalması karşısında duydukları üzüntü arasındaki ikircimi içindeydim."
Sayfa 23
"Sayıya sığmaz yıllardan beri şehir insanları oralara gider, o yerlerde ne yenip içilmesi gerekiyorsa onu yer, onu içer. Günün havası değildir bu, züppelik değildir. Yaşantının töre/n/leşmesidir."
Sayfa 67
317 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.