En Eski Kızıl Harf kitaplarını, en eski Kızıl Harf sözleri ve alıntılarını, en eski Kızıl Harf yazarlarını, en eski Kızıl Harf yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Kendimizden söz etmediğimiz zamanlar bile her şeyi söylemek pek de edebe uygun sayılmaz. Ancak yazarın okuyucuyla gerçek bir ilişki kuramaması halinde zaten düşünceler donmuş, sözler uyuşmuş olacağına göre en yakın dostumuz olmasa bile anlayışlı ve duygulu bir dost konuşmalarımıza kulak veriyorsa bu içten anlayış önünde buzlar çözülür ve biz, asıl benliğimizi bir tül ardında tutmakla beraber, çevremizde olup bitenlerden ve hatta kendimizden söz açabilir, gevezelik edebiliriz. Bence işte bu sınırlar içerisinde bir yazar ne okuyucunun, ne de kendisinin haklarını çiğnemeden hayatından söz açabilir."
"Ne derece hırçın görünürse görünsün şu günlerde pek çok kimse bu federal kartalın kanatları altına sığınmaya can atıyor. Ve bana öyle geliyor ki, bunlar onun göğsünün kuş tüyü yastık gibi yumuşacık olduğunu düşlüyorlar. Ama bu kuş hiç de o kadar şefkatli değildir; -en iyi zamanında bile, er veya geç bir pençe ya da gaga darbesiyle veya dikenli oklarının açtığı yaralarla yavrularını yuvadan fırlatıp atıvermesi işten bile değildir!"
1001 kitaptan...
Kitabın ilk bölümünü hızlıca (atlayarak:))okuduktan sonra ,sonunu getirmeye muvaffak olabildim.
Yazar meramını anlatırken cümlelerini
fazlaca uzatmış,yine de
konusu ilgi çekiciydi, sonunu, merak
ederek getirebildim.
1800 lerde yazıldığını düşünürsek
oldukça başarılı bir kitap.
@1kitap1kahve1ayse sayesinde
okuduğum 1001 kitaptan biri oldu.
Kızıl HarfNathaniel Hawthorne · K · 1975841 okunma
"Edebiyat alanında üne eriştiğini hayal eden ve dünyanın seçkinleri arasında yer aldığını sanan bir kimse için değerini kabul etmiş dar çevrenin dışına çıkınca başarılarının ve amaçlarının nasıl anlam ve önemini yitirdiklerini görmek çoğu zaman ağır olmakla beraber iyi bir derstir."
"En yeni, en atak düşünceleri besleyen kişilerin çoğu zaman toplumun dış düzenine hiç ses çıkarmadan uymaları. çok dikkati çekicidir. Bunlar için düşüncenin, ete kemiğe bürünerek eylem alanına çıkmadan kafalarda kalması yeterlidir."