Ey Yamato!
Diyarlar içinde en kutlu ve güzel ülke!
Kıvrım kıvrım,
Büklüm büklüm,
Yemyeşil dağlarla çevrili Yamato!
Daha güzel bir yer var mı sanki?
Şu koca yeryüzünde!
Sagamu ovasını kaplayan,
O korkunç alevlerin arasında kaldığımda,
Benim için endişe duyan,
Ve beni kucaklayıp kollarına alan,
Bana "Merak etme, korkma, ben yanındayım!" diyen,
O günkü seni,
Nasıl unutabilirim ki?
Susano-o'nun denizlere hükmeden bir Kami oluşu, Susano-o'nun davranışlarındaki karmaşıklığı çözümlemede önemli bir anahtar olarak düşünülebilir. Susano-o, bir bakıma hükmetmekle sorumlu olduğu denizleri çağrıştırır: Bazen hırçındır, bazen sakin; bazen mutluluk ve bereket getirir, bazen de felaket. Susano-o'nun kendisi de, tıpkı hükmettiği denizler gibi gizemler, tezatlar ve karanlık noktalarla doludur.
Diğer Kamilerden farklı olarak, ülkenin en yüksek Kamisi olan Amaterasu'ya kişisel olarak adakta bulunmak ve dua etmek Şinto inanışında yasaklanmıştır. Bu yasak, İmparatorluk ailesini de kapsamaktadır.
İzanagi-İzanami çiftinin, birçok açıdan insana en yakın şekilde betimlenmiş Kamiler olduğu söylenebilir. İzanagi ve İzanami, birer Kami olmakla birlikte; aynı zamanda bu dünyadaki ilk erkek ve kadındır.
Ancak, İzanagi ve İzanami çiftinin dünya yaşamına ilişkin gerçekleştirdikleri bir başka önemli dönüşüm daha vardır ki; o da "Ölüler Dünyası" ile "Canlılar Dünyası"nı ebediyen birbirinden ayırmış olmalarıdır. Bu yüzden, daha önce aynı çember üzerinde yer alan "ölüm" ve "yaşam"; birbirinden tamamen ayrılmış olur.