Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kur'an'ın Temel Kavramları

Yaşar Nuri Öztürk

Kur'an'ın Temel Kavramları Gönderileri

Kur'an'ın Temel Kavramları kitaplarını, Kur'an'ın Temel Kavramları sözleri ve alıntılarını, Kur'an'ın Temel Kavramları yazarlarını, Kur'an'ın Temel Kavramları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şirk ne ateizmdir ne de dinsizlik, şirk bir dindir ama Allah'ın yanına yöresine yedek ilahlar koyan bir dindir. Kur'an, savaşını bu yedek ilahlı dine karşı vermektedir, ateizme karşı değil.
Yeni Boyut YayınlarıKitabı okudu
Kur'an'da ateizm kavramı yoktur. Çünkü insan, doğası gereği ateist olamaz; sadece gerçek Tanrı yerine sahte ilahlar koyar.
Yeni Boyut YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Çok ilginçtir, Kur'an, ateizmden söz etmez. Hayat ve ölümün Tanrı'nın değil, zamanın bir eylemi olduğunu söyleyen 'dehrîler', (bk. Câsiye, 24), tanrıtanımazlar değil, zamanı Tanrı'nın yerine koyanlar, daha doğrusu zamanı tanrılaştıranlardır.
Yeni Boyut YayınlarıKitabı okudu
Düşmanın belirlenmesinde din ve iman kıstası yerine, bir hukuk kavram ve terimi olan zulüm kullanılmıştır. Zulme düşmanlık, zulme karşı savaşmak hakkını verir. Zulme karşı savaş, zulme uğrayanların müslümanlığı kaydına bağlanmamıştır. Kayıt, bizzat Kur'an tarafından 'insan' diye konmuştur. Hangi dinden, ırktan, bölgeden ve renkten olursa olsun, insan.
Yeni Boyut YayınlarıKitabı okudu
Kur'an, bir din kitabı olarak bilinmekle birlikte tek düşman olarak dinsizliği veya ateizmi değil, zulmü hedeflemiştir. Bu, tarihin, din alanındaki en muhteşem devrimlerinden biri, belki de en muhteşemidir. Ve bu satırların yazarına göre, bu, peygamberler tarihinin en büyük mucizesidir. Bir din kaynağının, düşmanlık kıstası olarak sadece zulmü esas alması, tarihin tanıdığı en sarsıcı tespittir. Kur'an, bir tek insan tipine düşmanlığa izin vermektedir: Zalim. "Zulme sapanlardan başkasına düşmanlık edilmez." (Bakara, 193)
Yeni Boyut YayınlarıKitabı okudu
Kur'an, şu soruyu da cevaplamaktadır: Allah zalimlere neden fırsat veriyor? Cevap şudur: Allah bundan habersiz değildir. Ancak insanın tekâmülü için böyle bir fırsatın tanınması gerekiyor. Dünya planından baktığımızda, zalimin bu fırsatı elde etmesinin iki sebebi vardır: Mazlumun tam mazlum olmaması, tekâmülde zulüm ve adalet zıtlarının lüzumlu oluşu. Zulmün tamamen kalkması hayat ve insan gerçekleriyle çelişir. Çünkü dünya, zıtların varlığıyla oluşan bir hayata mekânlık etmektedir. Zıtların çarpışması esasına oturmayan âlem, ölüm ötesi âlemdir ki, orada zaten zulüm söz konusu olamaz.
Yeni Boyut YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bir kısım insanların gereğinden fazlaya sahip olmaları, yahut gereğinden fazlayı harcamaları, diğer bazılarının gereğinden azını elde etmeleri sonucunu verecektir ki, Kur'an' a göre bu, tam bir zulümdür. Zulmün karşıtı adalettir ki, o da 'her şeyi yerli yerinde yapmak, yerli yerine koymak' anlamındadır.
Yeni Boyut YayınlarıKitabı okudu
Kur'an açık bir şekilde göstermektedir ki, bütün zulümler insan elinin ürünüdür. Allah en küçük anlamda bile zulmetmez. (4/40; 10/44; 18/49) Yaratıcı düzen bozulmadan korunduğu sürece zulüm asla söz konusu olmaz. (3/182; 8/51; 22/10; 50/29)
Yeni Boyut YayınlarıKitabı okudu
Dinin Kur'an' a teslim edilmesi ve Allah'ın, Kur'an'da tanıtıldığı şekilde algılanması, şirke bulaşmış zihniyetleri rahatsız eden temel olgulardan biridir. Bu rahatsızlığın belirgin görüntülerini, gizli şirke batık hurafe dincisi ekiplerde izlemekteyiz. Allah, bu ekipler için, ancak kendi efendileriyle birlikte ve kendi efendileri bağlamında anıldığında bir anlam ifade etmektedir. Hatta bu şirk şaibeli zihin sahiplerinin bazıları, din bahsinde yapılacak müzakere ve tartışmalarda kendi efendilerinin ve zübürlerinin dışında referans istememektedir.
Yeni Boyut YayınlarıKitabı okudu
İbrahim Halveti (ölm. 1845)
Zikretmenin Kur'an okumak olması gerektiğini, bunun için de Kur'an dışı vird ve zikirlerin tasavvuf-tarikat bünyesinden çıkarılması lüzumunu ilk kez ilan eden Kuşadalı, bu düşüncesiyle İslam tarihinde başlı başına ve çok büyük bir devrimin temsilcisidir. Kuşadalı, tekkelerin artık devrini doldurduğunu, çünkü bu mekânların meyhane ve kerhaneye döndürülüp yozlaştırıldığını, Allah'a varışın artık, Hz . Peygamber döneminde olduğu gibi, tüm yeryüzünü mabet olarak algılayıp çalışmakla gerçekleşeceğini söyleyen ve Anadolu ve Balkanlara yayılan onlarca halifesi aracılığıyla bunun gereğini yapan büyük önderdir.
Yeni Boyut YayınlarıKitabı okudu
189 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.