Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bir Kürt Sosyolojisi Denemesi

Kürdinsan

Vahdettin İnce

Öne Çıkan Kürdinsan Gönderileri

Öne Çıkan Kürdinsan kitaplarını, öne çıkan Kürdinsan sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Kürdinsan yazarlarını, öne çıkan Kürdinsan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kürtler, Ortadoğu'nun kadim halklarından biridir. Bu tartışılmaz. Modern anlamda devletten, modern anlamda kurumlardan yoksun olmalarına rağmen varlıklarını hala sürdürüyor olmaları bunun kanıtıdır.
Sayfa 15
"Kürtler analarının ak sütüyle birlikte emdikleri bu dil uğruna her türlü belayı da seve seve çektiler."
Reklam
" Dil insanın evidir" demişler. Anadilin, insan'nın içini ısıtan sıcaklığı daha güzel ifade edilemezdi.
Yapılan eylemler de "Zalimlerden intikam almak üzere bilenmeleri için değil, ufukta beliren özgür geleceğin kıymetini bilmeleri için" Ve bunun ne demek olduğunu bilen bir coğrafya'nın çocuğuyum ben.!
Zelal diye bir kadın vardı. Daha küçük yaşta dayısının oğluyla evlendirilmişti. Bu arada kocası bir cinayet işlemiş, uzun yıllar hapiste yatmıştı. Hapisten çıktıktan sonra yeniden evlendi. Zelal kumayı içine sindiremedi. Kocasıyla didişip durdu. Bir gün koca evinden gözü çıkmış şekilde baba evine geldi. Kocası dövüp bir gözünü kör etmişti. Aile kocadan hesap soracağına onu geri dönmeye ikna etti. Sonunda kocası onu boşadı. Yanında beş-altı yaşlarında kız çocuğuyla baba evine geldi. Babası kabul etmedi. Boşanmış bir kadın ailesi için utanç vesilesidir. Bu yüzden bizim oralarda hemen hemen hiç rastlanmaz boşanma vakalarına. Kadınlar bunu bilirler ve cehennem hayatıda olsa kocalarından ayrılmazlar, her türlü zulmü sineye çekerler.
Hepiniz bilirsiniz. İlkokulda ders yılı başında bazı öğrenciler sınıf başkanı, temizlik kolu başkanı, spor kolu başkanı ve kitaplık kolu başkanı seçilirler. Bizde bir fazlası vardı. Kürtçe kolu başkanı... Bu başkanlık sınıf başkanlığından bile daha prestijliydi. Görevi sınıfta, okul bahçesinde Kürtçe konuşanların adını yazıp öğretmene vermekti. Her teneffüsten sonra onlarca çocuk Kürtçe konuştuğumuz için öğretmenden dayak yerdik. Görevli çocuk bir hafiye gibi çocukların arasında dolaşır, Kürtçe konuştuğunu tespit ettiklerinin adını yazardı. Bazı öğretmenler işi daha da ileri götürür, köy içinde konuşanları da yazmasını isterdi. Bu yüzden elimizden geldiğince Kürtçe konuşmamaya dikkat ederdik. Ama ne kadar dikkat etsek de boş bulunduğumuz bir anımızda yakayı ele verirdik. Bir gün sınıfta öğretmen yoklama yaparken adımı okudu. “Buradayım” diyeceğime, boş bulunup Kürtçe “çi?”(ne?) dedim. Yerinden hışımla kalkan öğretmen elindeki değnekle ellerime, bacaklarıma, sırtıma vurmaya başladı. Okulda tezeklik olarak kullanılan karanlık bir oda vardı. Ceza olarak yarım gün o odaya kapatıldım. O karanlık odada resmi ideolojinin soğuk yüzünü beynime nakşetmiştim.
Reklam
Büyükler " dewreş bejînga dîne ne " (dervişler dünya eleğidir) diye boşuna dememişler.
Herhalde "çağdaş medeniyet düzeyine ayıp oluyor" diye düşünmüş olmalılardır ki artık "Kürt yoktur" demiyorlar. Ama herhalde "Kürt vardır" derken "aslında yoktur" demenin Nobellik edebiyatını yarattıklarını siz de takdir ediyorsunuzdur.
Türk’ün Kürt’e kardeşlik ve eşitlik esaslı, ortak ruh kökü birlikteliğinden beslenen tavrının tam aksi istikamette işleyen ve bu kardeşliği kemiren resmi ideoloji olanca sinsiliğiyle devam ediyordu. Resmi ideolojinin gayesi Türkçeyi öğretmek değildi, Kürtçeyi unutturmaktı. Kardeşlik fay hattında bugünlerde tanık olduğumuz kırılmalar meydana getirmekti. Yedi düvelin zedeleyemediği kardeşliği günün birinde düşmanlığa dönüştürmekti.
Dilo rabe ji xewarê Çavan bışo ji gemarê Mirin hatîye emel kanê ---- Gönül uyan uykudan Gözleri yıka kirden çapaktan Ölüm gelmiş hani amel...?
392 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.