Dünya barış ve refahının en büyük teminatı, çokuluslu şirketlerin, dünyanın dört bir yanındaki küresel kentlere erişimi olacak. Şirketler dostluk köprüleri kurar, karşılıklı çıkarları korur.
Bir kentteki politikacılar, başarıyla hizmet verebilmek için, hangi şirketin kentten ne beklediğini bilmelidir. Her şirket her kentle ilgilenmez. Kentlerin cazip özelliklerinin belirlenmesi ve imkanlarının hangi sektörlere, o sektördeki hangi şirketlere uygun düşeceğini değerlendirmesi gerekir. Politikacıların doğru şirketleri kente çekme ve bu yolla kentin refahını arttırarak masrafları karşılama, vatandaşlara iş imkanları oluşturma ve yeniden seçilme şanslarını arttırma becerileri olmalıdır.