Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Küresel Vicdan

Mehmet Altan

En Eski Küresel Vicdan Gönderileri

En Eski Küresel Vicdan kitaplarını, en eski Küresel Vicdan sözleri ve alıntılarını, en eski Küresel Vicdan yazarlarını, en eski Küresel Vicdan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Küreselleşme teknolojik olarak kendi altyapısını oluşturdu, ama kendi "küresel birey" ini, "küresel bilincini" ve dolayısıyla "küresel vicdan" ını henüz yaratamadı. İnsanlar hala önce kendi çevrelerine, sonra ülkelerin sınırları içindeki gelişmelere, sonra da zaman zaman küresel olaylara duyarlı hareket ediyorlar.
"Küresel Vicdan" a acil gereksinim duyulan çok ciddi bir su sorunu da hala varlığını sürdürüyor. Bir milyar insan bir bardak sudan bile mahrum durumda. 2,6 milyar insan ise suya sahip, ama bunun kullanımı için gerekli altyapı tertibatından yoksun. Yedi milyar insanın yaşadığı bu dünyada, sağlıklı bir bardak suya hasret bir milyar kişinin olduğunu düşünmek insanın kanını donduruyor.
Reklam
Dünyada her yıl, sağlıklı suya ulaşamadığı için sekiz milyon insan ölüyor.
Bilgi toplumunun ve ekonomisinin, beyinsel yaratıcılığın bu kadar öne çıktığı bir çağda, insanın kutsallığını teslim eden küresel bir vicdana ihtiyaç var.
Artık ülkeler sadece kendi ülkeleriyle değil, başka ülkelerle alakalı olarak da sorumluluk almak zorundalar. Ulus-devlet sınırlarının ekonomik bakımdan aşıldığı böyle bir dünyada, aynı sınırların küresel bir vicdan tarafından da aşılması gerekiyor.
Ne var ki ahlak kuralları her toplum için aynı ve sabit değildir. Tarih boyunca, her insan topluluğunda belli bir ahlak anlayışının bulunduğu ve bu anlayışın toplumdan topluma, aynı toplum içinde de çağdan çağa değişiklik gösterdiği gözlemlenir.
Reklam
Aslında ahlak, insanın toplumun öteki öteki bireylerine karşı ödevlerini içerir. Ahlak kuralları yazılı olmadıkları için biçimsel bakımından hukuktan farklı olsalar da, ahlak ile hukukun örtüştüğü, hatta özdeşleştiği durumlar vardır.
Ahlakın temel dayanağı, bireylerde geliştirilen ve "kötü" davranışla uyandırılan "utanma" duygusudur.
Fakat iyinin nesnel varlığı kabul edilse bile, bu herkesin her zaman iyi olanı yapacağı anlamına gelmiyordu. İyiye ulaşmanın yolu herkesin kendi üzerine düşeni yapmasıydı. Platon'a göre bu, adaletin tanımıydı ve ruhun üç öğesi olan akıl, duygu ve istek arasında uyum kurabilmekle mutluluğa ulaşılabilirdi.
Her varlık ancak kendine özgü etkinliği geliştirerek mutlu olabilirdi. İnsanın potansiyeli en üst düzeyde akıl yürütme yetisi olduğuna göre, insan ancak aklını kullanarak mutlu olabilirdi.
48 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.