Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kurtuluş Savaşı'nda Kadın Askerlerimiz

Fevziye Abdullah Tansel

Kurtuluş Savaşı'nda Kadın Askerlerimiz Sözleri ve Alıntıları

Kurtuluş Savaşı'nda Kadın Askerlerimiz sözleri ve alıntılarını, Kurtuluş Savaşı'nda Kadın Askerlerimiz kitap alıntılarını, Kurtuluş Savaşı'nda Kadın Askerlerimiz en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
mersinli gülsüm bacı..
Hacı Talip Çiftlik ve İstasyonu'nun, başka müstahkem yerlerin Milli Kuvvetlerimizce zaptedilmesi, Tarsus'un tamamıyla kuşatılması üzerine düşman kuvvetleri 20 Temmuz, 1920'de Hacı Talip İstasyonu tarafına yönelmiştir. "Savaşın en kızgın bir zamanında, esasen müfreze erlerinde matara mevcud olmadığından, erlerin ağızları kurumuş, fena halde susamışlardı. Bu sırada bir kadının, 'Vardım yiğitler, dayarım kardeşlerim, su getirdim size!' diye, bindiği merkebin üzerine iki testi su ile dereden faydalanarak geldiği görüldü. Bu kadın, bütün müfrezenin tanıdığı, Köle Musalı köyünden Hacı Cebbar'ın kızı Gülsüm Bacı idi. Susayan erler kana-kana su içtiler. Bu arada Gülsüm Bacı, düşmana atmak üzere bir erden silâhını istemiş, erin, 'Var git bacım, bizim yabana atılacak kurşunumuz yok!' diye terslemesi üzerine, olayı seyreden Müfreze Kumandam, ere, silahını vermesini işaret etmiş, silahı alan Gülsüm Bacı, düşmana doğru iki ile silah attıktan sonra, 'Artık ölsem de gam yemem!' diyerek, vazifesini başarmış olmanın huzuru ile merkebine binerek köyüne gitmiştir.
Faruk Nafiz Çamlıbel
Açlarla güreşmeği büyük bir zafer sayan, Kafkasya-dağları'nda çığ gibi yuvarlanan Düşman üç ay içinde girmişti Erzurum 'a, Canlar dayanmıyordu bu uğursuz duruma. El-oğlu geziyordu sevinçle Erzurumda, Dağları biz yarattık gibi hepsi kurumda. Hepsi de mala, cana, nâmûsa el atıyor, Türk gözüne bu hâller diken gibi batıyor. Birgün geldi
Reklam
Rukiye Abla'nın zikir dilinde Askerin önünde, balta belinde "Şehid olur!" diyor cenkte vuruşan Kadınlar vermeyin düşmana aman Pümpür kızı Ayşe aman vermiyor Düşmana kaçmaya zaman vermiyor Göreler şaşırıp yolun açıyor Moskoflar, elinden aman diliyor Akıbet Moskof'un serildi leşi Yıkıldı kalası, kesildi başı Dindi müminlerin gözünün yaşı Güldürün yüzünü ehli imanın
Kara Fatma:
“Bana ve vatandaşlarıma yaptıktan zulüm, eza ve cefa­dan dolayı Yunanlılar'a, pis ayaklarıyla topraklarımızı çiğ­neyen bu düşmanlara teskin olunmaz bir kin ve nefret duy­muştum. Müfrezemi tekrar teşkil ettim ve Bursa Cephesi'nde harbe girdim. Yunanlılar burada çok mukavemet et­tiler; fakat Türk'ün süngüsü yaman şeydir, ona kimse mu­kavemet edemez. Bizim vazifemiz kıtanın gerilerine akın etmek ve yollarını kesmekti. Vazifemizde başarılı oluyor­duk. Yunanlılar bizim ordunun hücumuna fazla dayanama­dılar. Bozgun başladı; birkaç gün içinde Yunan'ı denize sürdük.”
Sâim Beyli Şehidliği ve Anıtı
"Haçın kazası merkezine yarım saat mesafede, on bir yaşlarında iki Türk çocuğunu, Ermeni fedailerinin yere yatırıp kuzu gibi boğazlamakta olduklarını gören eşraftan Lozade İsmail Beğ namındaki genç, çocukları kurtarmak hususundaki rica ve müdahalesinin kurbanı olarak o da kulağı burnu kesilmek ve gözleri oyulmak suretiyle idam edilmişti. Bu caniler suretle takibata maruz kalmıyor, bilakis Fransızlar'a birer Ermeni kahramanı oluyorlardı" diyen Ali Sâib, böyle gözleri oyularak, burunları kesilerek şehit edilenlerin pek çok olduğunu kaydetmiş, adları tespit edilebilenlerin kırktan çoğunun listesini vermiştir. Bunlar arasında Sipahi köyünden Fatma ve Defne isimli iki kadın da vardır. Kozan işgali sırasında, ayrıca dağlar ve yollarda parça-parça edilmiş yüz kırk Türk cesedi de bulunmuştur
Sayfa 70 - Cumhuriyet YayınlarıKitabı okudu
1920 Temmuz'unda Osmaniyye'deki müstahkem Fransız karargahına yapılan hücumda arkadaşlarının tereddüdünü gören Rahmiye, "Ben kadın olduğum halde ayakta duruyorum da, siz erkek olduğunu halde yerlerde sürünmekten ve saklanmaktan utanmıyor mısınız?" diye bağırarak arkadaşlarını hücuma teşvik etmiş, Fransız karargahı önünde alnından vurularak şehit düşmüştür.
Sayfa 66 - Cumhuriyet YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Rukiye Abla ve Pümpür kızı Ayşe
Rukiye Abla'nın zikir dilinde Askerin önünde, balta belinde "Şehid olur!" diyor cenkte vuruşan Kadınlar vermeyin düşmana aman Pümpür kızı Ayşe aman vermiyor Düşmana kaçmaya zaman vermiyor Göreler şaşırıp yolun açıyor Moskoflar, elinden aman diliyor Akıbet Moskof'un serildi leşi Yıkıldı kalası, kesildi başı Dindi müminlerin gözünün yaşı Güldürün yüzünü ehli imanın
Sayfa 15 - Cumhuriyet YayınlarıKitabı okudu
Kastamonulu Kondüktör Rıza Bey
Kadınlar da kışın erzak taşıdı Yatakları toprak idi, taş idi Yedikleri tuzsuz, yağsız aş idi Beşikleri sırtta birer kahraman
Sayfa 98 - Cumhuriyet YayınlarıKitabı okudu
Bir benzerini Nene Hatun'unda yaşamış olması çok üzücü
İstiklâl Harbi 'nde silah kullanan, canlabaşla çalışan mücahit kadınlarımızın önde gelenlerinden olan, hayatının son yıllan dayanılmaz maddi sıkıntılar içerisinde geçen Kara Fatma, kendisine vatanî hizmet terlisinden 17 Şubat, 1954'de aylık bağlanmasının ertesi yılında, 1955'de Erzu­rum'da vefat etmiştir.
1920de adana.
Haçin kazası merkezine yarım saat mesafede, on bir yaşlarında iki Türk çocuğunu, Ermeni fedailerinin yere yatırıp kuzu gibi boğazlamakta olduklarını gören eşraftan Lozade İsmail Beğ namındaki genç, çocukları kurtarmak hususundaki rica ve müdahalesinin kurbanı olarak o da kulağı burnu kesilmek ve gözleri oyulmak suretiyle idam edilmişti. Bu caniler suretle takibata ma'rûz kalmıyor, bilakis Fransızlar'a birer Ermeni kahramanı oluyorlardı" diyen Ali Sâib, böyle gözleri oyularak, burunları kesilerek şehit edilenlerin pek çok olduğunu kaydetmiş, adlan tespit edilebilenlerin kırktan çoğunun listesini vermiştir. Bunlar arasında Sipahi köyünden Fatma ve Defne isimli iki kadın da vardır. Kozan işgali sırasında, ayrıca dağlar ve yollarda parça parça edilmiş yüz kırk Türk cesedi de bulunmuştur.
98 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.