En Eski Kuşatma ve Fırtına Sözleri ve Alıntıları
En Eski Kuşatma ve Fırtına sözleri ve alıntılarını, en eski Kuşatma ve Fırtına kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sonsuz olan nedir? Evrenin ve insanın açgözlülüğü.
Sayfa 103
"O bana, benim yanıma ait, diye bağırmak istedim. Ama bunun doğru olmadığını biliyordum."
Sayfa 407
Yaralar insanlara nasıl davranmaları gerektiğini iyi gösterirdi.
Sayfa 256Kitabı okudu
Yolun yarısında kenardaki adamla kadının yanından geçiyoruz. Adam ıslık çalıyor, müzikle aynı anda elindeki bastonu sallıyor. Kadın sırtında bir torba tuzla başını önüne eğmiş onun arkasında ağır ağır yürüyor.
"Çok mu fakirler?" diye soruyorum Ana Kuya'ya.
"Diğerleri kadar fakir değiller."
"O zaman neden adam eşek almıyor?"
"Eşeğe ihtiyacı yok," diyor Ana Kuya. "Karısı var."
Sayfa 36Kitabı okudu
"Tarlayı süren öküz boyunduruğun ağırlığını hisseder, peki kuş kanatlarının ağırlığını hisseder mi?"
Sayfa 37Kitabı okudu
Yan tarafa döndüm, geminin suda salınışını hissettim. Bir annenin kollarında sallanarak uyumak böyle bir şey miydi? Hatırlayamıyordum.
Sayfa 55 - Martı YayıneviKitabı okudu
Hep böyle olmayacak. Özgür kaldığın günlerin sayısı arttıkça hayatın daha da kolaylaşacak.
Sayfa 17Kitabı okudu
Tarlayı süren öküz boyunduruğun ağırlığını hisseder, peki kuş kanatlarının ağırlığını hisseder mi?
Sayfa 37Kitabı okudu
Gözkapaklarım çırpılarak açılıyor. Hala rüyada mıyım? Bir oğlan üzerime eğiliyor: kızıl saçlı, burnu kırık biri. Bana Ana Kuya'nın anlattığı hikayelerdeki aşırı kurnaz tilkiyi hatırlatıyor. Bir tuzaktan kaçacak kadar akıllı, ikincisinden kaçamayacağını anlayamayacak kadar aptal.
Sayfa 38Kitabı okudu
Ne kadar öz konuşursan sözlerin o kadar etkili olur.
Sayfa 206Kitabı okudu