Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
Louis Lambert
Honore de BalzacEn Eski Louis Lambert Yorumları ve İncelemeleri
En Eski Louis Lambert sözleri ve alıntılarını, en eski Louis Lambert kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
7.910 üzerinden
Kitap hakkında ne yazsam bilemedim, itiraf ediyorum benim için çok zor okuma oldu. Kısacık bir kitap ama üç günde bitirdim. Louis Lambert'in ilginç hayat hikayesini anlatıyor roman. Aynı zamanda kitapda onun düşüncelerine geniş yer vermiş Balzac. Beni zorlayan da bu kısımlar oldu. Bazen anlamakta zorluk çektiğim aynı sayfayı dönüp dönüp tekrar okuduğum oldu hatta. Aslında kitabı sevdim, özellikle okul yıllarını anlatan kısmını. Bir öğretmen olarak işime yarayacak ve düşüncemi değişebilecek çok şey öğrendim. Louis Lambert'in hayat hikayesini okuduğum zaman aklımdan hep Kafka'nın söylemiş olduğu "Benim yalnızlığım insanlarla doludur" cümlesi geçti.
Kolay bir kitap değil, ben bir kaç yıl sonra tekrar okumayı düşünüyorum çünkü anlamadığım kısımları var. Balzac'ı hiç okumadıysanız kesinlikle bu kitapla başlanayın derim ama kendinizi hazır hissetiğiniz zaman bu kitabı da mutlaka okuyun derim.
Bu klasik bir Balzac romanı değil . Hatta Balzac bu romanla ilgili olarak " On tane Goriot baba" yazabilirim ama böyle bir romanı sadece bir defa yazabilirim" diyerek bu konunun altını çizmiş . Saraphita ve Luis Lambert okuması pek kolay olmayan ancak "Kırık rüyalara ilgi duyanların" hoşuna gidecek iki roman. Özellikle Çağımızın önemli Nörolog yazarlarından David Eagleman'ın kitaplarını okursanız 1800 yılında doğmuş bu müthiş yazarın ne denli ileri görüşlü olduğunu anlarsınız.
Alıntılar:
Koku alma duygusu beyin sistemiyle ötekilere göre daha doğrudan bağlantılıdır ve bozulması düşünce organlarında gözle görülmez sarsıntılara yol açabilir.
ANCAK BU TARZ OLAYLAR ÜNLÜ BİRİLERİNDE GÖRÜLDÜĞÜNDE HEMEN BİR KENARA YAZILMIŞTIR.
Bayle, su fışkırdığını duyunca kıvranır dururmuş,
Scaliger, tere görünce sararıp solarmış.
Balık kokusu duyunca Erasmus’un ateşi çıkarmış.
Bu üç olay suyla ilgili nesnelere karşı duyulan nefreti gösterir.
Epernon dükü tavşan yavrusu görünce bayılırmış;
Tycho Brahe tilki,
3.Henry kedi,
Mareşal Albert domuz yavrusu görünce.
Bunların hepsi hayvanlardan yayılan ve çok uzaktan bile duyulan bir maddenin doğurduğu tepkilerdir.
Guise Şövalyesi, Mari de Medicis ve daha birçok kişi ,değil gülün kendini, resmini bile görseler fenalık geçirirlermiş,
Ay tutulduğunda, haberi olsun olmasın, Başbakan Bacon!ın eli ayağı kesilir, bu olay süresince yaşamı sanki askıya alınır, ama hemen arkasından hiçbir iz bırakmadan geçip gidermiş.
Honore De Balzac'ın felsefi yönü çok çok ağır basan romanlarından biri. Kitap bu yüzden kolay okunan bir kitap değil. Ama yazarın diğer kitaplarından çok farklı ve önemli kitaplarından biri.
Kitabı yazan kişi, çocukluk arkadaşı Louis Lambert isimli çok zeki ve çok farklı bir düşünce yapısına sahip, gizem içeren bir ruh hali içindeki bir
Louis Lambert isimli bu kısa roman Louis'nin şair lakaplı sınıf arkadaşının aktarımlarından oluşuyor.
Louis Lambert çocuk yaşlarında aşırı okuma isteğine ve yaşıtlarından olgun bir izlenime sahip bir karakter. Okuduğu kitaplar bilim, mistisizm, dinler hakkında. Ayrıca bu karakterin hayal dünyasını çok fazla kullanmak gibi bir alışkanlığı var. Tüm dünyanın gizlerini çözmeye duyduğu istek ile hayal gücünü sürekli kullanması, yaşamın diğer sorunlarını görmesine ve bir çok soruna neden oluyor.
Louis Lambert'in, bir dahinin neden acı çektiğini anlamak ve kendi içimizdeki istekleri gerçekleştirmek için nasıl davranmamız gerektiğini öğrenmek ya da bu konuda fikir almak, dinlerin tarihi ve insan düşüncesinin oluşumu üzerine bilgiler edinmek için bu kitabı okuyabilirsiniz.
Kitabın olumsuz yönleri de var tabii ki. Kitabın sıkıcı romantik bir aşk mektubuna yer vermesi, ana karakterin birbiriyle çelişen birçok söz söylemesi bunlardan bazıları.
Büyük yazar Balzac bize değişik bir yaşam öyküsü anlatıyor. Okul arkadaşı olan sıra dışı bir zekanın, bir dahinin acıklı hikayesini. Hikayenin farklılığından etkilendim, Balzac’ın zarif üslubunu beğendim ama yazarın fizik ve felsefeyle ilgili o dönemde ortaya konulan ve günümüzde orijinalliği ve genellikle geçerliliği olmayan görüşleri serdetmesi okumamı biraz yavaşlattı ve aldığım keyfi azalttı.
129 syf.
·
Puan vermedi
Bilindiği üzere Balzac ‘İnsanlık Komedyası’nı oluşturan eserlerini üç grupta tasarladı: İnsan yaşamını ve toplumu yöneten ilkeleri ele alan “Çözümleyici İncelemeler”; insan eylemini belirleyen nedenleri ortaya koyan “Felsefi İncelemeler”; bu nedenlerin sonuçlarını gösteren “Töre İncelemeleri”. Louis Lambert, ‘Felsefi İncelemeler’ grubunda yer almaktadır.
Roman, realizm-gerçekçilik yerine mistik, metafizik bir yaklaşımla yazılmış. Yayımlanma tarihi 1832
Deha seviyesinde bir zekaya sahip Louis Lambert’in hikayesi. Louis Lambert okuduğu binlerce kitap ve üstün algılama yeteneğiyle sıra dışı sorular sorabilen, tespitler yapabilen birisi. Daha 12 yaşındayken; “Tanrıya dua eder misiniz? diye sorduğu bir yetişkinin “Tabii... evet,” demesi üzerine “Peki onu anlar mısınız?” diye ikinci bir soru yöneltmiş olması bize bu konuda bir fikir verebilir sanırım.
Balzac, İsveçli filozof Emanuel Swedenborg'un (1688-1772) hayranı olduğunu saklamaz. Bu romanı da dahil bir çok eserinde ondan esinlendiği konuları, ismini de vererek, işlemiştir. Yani demem o ki Swedenborg hakkında biraz bilgi sahibi olunca kitabı okumamız kolaylaşabilir. Çünkü öyle kolay, bir çırpıda okunacak bir roman değil Louis Lambert.
Romanın önemli bir bölümü karşılıklı yazılmış mektupları içermektedir. Büyük dehaların yaşadığı zorlukları, kesin olduğu düşünülen bilgilerin aslında ne kadar da kırılgan olduklarını, genel kabuller ile hakikatlerin aynı şeyler olmadıkların hissettiren bir roman.
Kitabın ilk kısımları felsefe ağırlıklıydı ama kitap sonra bambaşka bir yere evrildi. Bu kitap yazıldığı zaman insanların kelime dağarcığında henüz şizofreni ve katatoni bulunmuyordu. İnsanların akıl hastalığını kötü ruhlara şeytanlara bağladığı dönemlerdi. Henüz ne olduğu o yıllarda tam anlaşılamamış bu hastalığı bu kadar gerçeğine yakın anlatması Balzac’ın gözlem yeteneğinin ne kadar kuvvetli olduğunu gösteriyor. Hazine bulmuş gibi hissettim bu kitabı okuduktan sonra.
BENİ BİLEREK GEZİN SATIRLARDA;
Kitaplarını gözüm kapalı alıp okuduğum her okuduğum kitabından inanılmaz keyif aldığım yazardır Balzac.
Louis Lambert isimli eseri tüm eserlerinin arasında eleştirmenler tarafından çok önemsenen bir başyapıt...
Kitabın kahramanı yazarın kendisi olup aslında Balzac Lambert karakterini kendisiyle özdeşleştirmiş.
İnanılmaz dahi ve üstün zekalı olan lambertin bu durumundan dolayı hiçbir yere sığamaması ve ve bir yere bağlı kalamaması bir yerde okuyamaması bütün kuralların ona kölelik gibi geldiği kendisini ifade edemediğini düşündüğü yıllar kimi zaman yavaş kimi zaman çok hızlı geçip gider..
Ne acı ki bunun hiç kimse farkına varmıyor tek bir kişi hariç...
O kişi arkadaşı dostu sırdaşı....
Hayatı boyunca yoldaşı olan bu dostuyla ayrı düşseler dahi birbirleriyle görüşmeye devam ediyorlar...
Sürükleyici, aşka dair sevgiye dair duygu yüklü tasvirlerle harmanlanmış bir günde bitecek harika bir eser....
Balzac keşfedilmemiş okuyucu arkadaşlarım sözüm size, Eugene Grandet tanışma kitabınız olsun derim ben nacizane şahane bir hikayedir.
Kitapla sevgiyle kalın.