Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kaybedenlere

Mahalle Maçı

Turgut Akaslan

En Beğenilen Mahalle Maçı Gönderileri

En Beğenilen Mahalle Maçı kitaplarını, en beğenilen Mahalle Maçı sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Mahalle Maçı yazarlarını, en beğenilen Mahalle Maçı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bana mağlup komutanları anlat Mehlika. Galipleri herkes biliyor...
Reklam
Sekiz yaşımın bütün anlamsızlığıyla olayları ve ölümü anlamdırmaya çalışıyordum. Sahi neydi ölüm, nasıl bir şeydi?
160 syf.
·
Puan vermedi
Mahalle Maçı, 90’larda çocuk olanların unutmaya yüz tutmuş bildiklerini hatırlatıyor. O dönem çocuk olanların gerçek manada çocukluklarını yaşadıkları son dönemdi belki de. Teknolojinin hayatımıza bu kadar giremediği ve bizi esir alamadığı o dönemlerde mahalle maçları milli bir mesele idi. Yazar Turgut Akaslan, hepimizin hayatlarında benzerlikler taşıyan bir kurguyu akıcı ve sade diliyle hemde 96 sayfadan aktarıyor. Bir oturuşta okumak istiyorsunuz sonunu merak ederken kendi çocukluğunuza ve kendi mahallenize gidiyorsunuz. Hele ki benim gibi doğduğunuz veya büyüdüğünüz mahalleye oldukça uzakta yaşıyorsanız satır aralarında kendi geçmişinize doğru bir yolculuğa da çıkabilirsiniz. Son söz ise kitabın kurgusuna yönelik.. Bir kaç eksik nokta var: Mesela kahramanımız Metehan’ı ispiyonlayan arkadaşı Tayfun’un bunu neden yaptığı es geçilmiş. Ya da Kitapçı Dede’nin kızı Leyla’dan bahsetti yazar fakat Leyla bulunamadan öylece kaldı ve geçildi. Kitap bitince aklımda şu üç cümle kaldı: “Hatıralarımı müziksiz bırakma…” “Bir şehri şiirle yaşamalı…” “Bana mağlup komutanları anlat Mehlika. Galipleri herkes biliyor…” Bu üç cümlenin her biri için uzaklara dalabilir, uzun düşüncelerle zihnimi yorabilirim…
Mahalle Maçı
Mahalle MaçıTurgut Akaslan · Akıl Fikir Yayınları · 201730 okunma
"Bir şehri şiirle yaşamalı evlat! Yazılan şiirlerin izlerini takip ederek.."
Bana mağlup komutanları anlat Mehlika... Galipleri herkes biliyor…
Reklam
Küçükken sokakta top oynadığımız günleri hatırladım. Kendimizce kurallarımız vardı. Üç köşe vuruşu bir penaltıydı mesela sokak dar olduğu için köşe vuruşu kullanmazdık. Böyle bir kural kural koymuştuk kendimizce. Kale direkleri büyük çarşıdan getirdiğimiz parke taşlarıydı, yine kalenin boyu dokuz adımdı ve penaltıları da dokuz adımdan kullanırdık! Abanmak yasaktı...
51 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.