"Seni seyrettikçe kalbimde hüzünler hissediyordum. Şu anda hayalhanenin acı acı fikirlerle meşgul olduğundan emin idim.
Yapraklar bitinceye kadar hiç tavrını,vaziyetini değiştirmeyerek hazin hazin sükut ediyordun. Lakin sarı yaprak metanetini mahvetti; birdenbire bir tuğyan-ı sîrişk(gözyaşı seli) hâsıl oldu.
Ağladın; şimdi topraklara mevzu olan başını sineme dayadın; hüngür hüngür ağladın. Ben de ağlıyordum. Senin ağlayışına ağlıyordum. Senin gözlerin sükût etti,lakin benimkiler devam ediyor. O zamandan beri sarı gülleri görmesini arzu etmem. Çünkü en kıymetlisini mezara gömdüm."
“Belki haksızım; lakin bu hayat tarzı,bu toplum beni hayattan tiksindiriyor. Şurada geçirmeye mecbur olduğum birkaç saat pek ıstıraplı,pek dayanılmaz buluyorum
" Sende bir şey var ki daha doğrusu bizzat sen bir şeysin ki düşünüyorsun,duygulanıyorsun,keyifleniyorsun veya kederleniyorsun, daima çeşitli üzüntüler içindesin. Bunlar sadece zihinsel titreyişlere özgü kalıyor: O his, o zekâ nedir ki duyuyor, anlıyor? Kişiliğin neden ibarettir? Sen onlardan habersizsin.
Sen bir şeysin, o şeyi anlamıyorsun.
Sen bir bilmecesin, çözemiyorsun.
Sen bir şeysin ki sen değilsin, sen bir kişiliğe sahipsin ki senin değil, yokluk içinde bir varlık, hiçlik içinde bir hepsin.
Bunu anlayamazsın,bunu düşünemezsin. Sen Allah'ın ; o yüceliğine, kuvvetine, her zerrenin şehadet ettiği; vücudun her parçasının ,emriyle yaşadığı Allah'ın yaratma sırrı karşısında âciz ,değersiz ,zavallı bir varlıksın.
Yaratılışın şatafatlı hikmetinin karşısında küçülerek başını öne eğ ! Secde et , gururlu insan ! "
Göğü ağaç yapraklarından oluşan çayın sessizce, hayalleri besleyen akışını seyre dalmıştın. Bakışın suların akışını takip ederek dalıp gitmişti. Ben de seni seyrediyordum. Şu anda seni eski Yunan güzellerine benzettim. Seni onlar kadar ruh besleyici buluyordum.
Ağladın; şimdi topraklara koyduğun başını göğsüme dayadın; hüngür hüngür ağladın.
Ben de ağlıyordum. Senin ağlayışına ağlıyordum. Senin göz yaşların kesildi, lakin benimkiler devam ediyor.
O zamandan beri sarı gülleri görmesini arzu ermem.
Çünkü en kıymetlisini mezara gömdüm.