En Eski Mezarlık Kitabı kitaplarını, en eski Mezarlık Kitabı sözleri ve alıntılarını, en eski Mezarlık Kitabı yazarlarını, en eski Mezarlık Kitabı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Usta yazardan tek kelime ile mükemmel bir roman. Jack adında bir adam, bir kasabada ailenin birini bir bebek hariç katleder. Bebek, kaçar ve mezarlığa gider. Bebeği arayan Jack, mezarlıkta onu bulamaz. Çünkü ölüler olan bay ve bayan Owens onu evlat edinmiştir. O artık Mezarlık iznine sahiptir ve Silas adlı bir koruyucusu vardır. Scarlett adında bir kızla arkadaş olur, Liza adında bir cadı işe tanışır. Başından pek çok olay geçer. Normal bir insan da değildir ölü de. Ancak bazı güçler edinmiştir. Yıllar sonra Jack izini bulur. Aslında birden çok Jack vardır ve bu örgüt kadim bilginin elinden gitmemesi için mezarlıktaki çocuğu yani Nobody Owens'ı öldürmek zorundadır. Ancak Nobody'nin, Silas, Scarlett ve diğer ölülerle Jack'lere bir sürprizi olacaktır. Soluksuz okunan bir roman. Mutlaka okunması gerekenlerden.
Kitap Nobody Owens'ın maceralarını anlatıyor. Nobody sıradan bir çocuk tabii bir mezarlıkta büyüdüğünü saymazsak... Kitap bir dizi hissiyatı veriyor; her bölüm kendi içinde bir maceraya sahip ama bir de sezonun ana macerası var gibi. Bu bölümler arasında ilk başta biraz kesiklik yaratsa da alışınca sorun olmaktan çıkıyor.
Mezarlık Kitabı benim ikinci Neil Gaiman kitabım, ilk okuduğum kitabı Yolun Sonundaki Okyanus'a tam anlamıyla bayılmıştım. Bu, onun biraz altında kalmakla beraber yine de çok çok sevdiğim bir kitap oldu.
Yorumun Devamı --> instagram.com/yaprak.onur
Neil Gaiman'ın okuduğum 4. ya da 5. kitabı bu. Masal tarzında yazmayı seven bir yazar ve çok geniş bir hayal gücü var gerçekten. Kitap kısa, size sıkıcı gelmezse çabuk okuyup bitirirsiniz. Yalnız kitabın film uyarlaması olsa, sanırım uyarlamayı kitaba tercih ederdim. Çünkü bu yazarın kitaplarını okurken nedense daha fazla detaya ihtiyaç duyuyorum genellikle.
Neil Geaiman'ın Yokyer'den sonra okuduğum ikinci kitabıydı. Baş karakter Nobody'nin olaylara bakış açısı, evine yani mezarlığa duyduğu bağlılık, herkesi ve her şeyi olduğu gibi kabul edip sevmesi ve mezarlık ahalisinin Bod'a duyduğu derin sevgi beni gerçekten duygulandırdı. Bir mezarlıkta geçebilecek en tatlı hikayeydi.
Adını çok duyduğum bir kitap olduğu için merak ederek okudum. Çocuk/genç yetişkin kitabı olduğuna dikkat etmemiştim. Lise döneminde okusaydım muhtemelen çok beğenir ve daha yüksek bir puan verebilirdim.