Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Mutfak Çıkmazı

Tahsin Yücel

Mutfak Çıkmazı Sözleri ve Alıntıları

Mutfak Çıkmazı sözleri ve alıntılarını, Mutfak Çıkmazı kitap alıntılarını, Mutfak Çıkmazı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yedi gün dediğin o kadar uzun değildi, insanları unutmaya yetmezdi. Ama yıkmaya yeterdi, değerleri, amaçları, sevgileri kül etmeye, baştan sona değiştirmeye yeterdi.
Güzel şeyleri düşünmek istedi. Güzel şey bulamadı..
Reklam
İçinde başsız sonsuz bir yorgunluk, tatsız, tuzsuz bir gevşeklik duyuyordu. Bir dileği varsa uyumaktı. Uyumak hoştu, bir türlü göze alamadığına: ölüme benziyordu.
Sayfa 139Kitabı okudu
"Bu adama güvenilmez. Belki herkesle iyi geçinir, herkesin yüzüne güler. Büyük kötülükler de etmez, hiçbir şeyin büyüğüne de erişemez. Çevresine ufak tefek yardımları bile dokunabilir. Evet , öyle, daha çok yardımı dokunur. Gene de güvenmek olmaz bu herife! Çünkü, gözlerinden belli, yüzünden, sesinden belli : saman yureklinin biri bu adam! Hiçbir şeyi derin değil, sıcak değil, sıcaklığı çevresine dağılmıyor. Bu nedenle hiç kimseyi gerçekten sevemez. Severse kendini sever, yalnız kendini. Bu adamdan soylu şeyler beklenemez.
Sayfa 50 - Can YayınlarıKitabı okudu
Bir kez aldatılmıştı. Daha fazla aldatılmak istemiyordu. Hiçbirine güvenmiyordu insanların, hiçbirini sevmiyordu.
Sayfa 22 - Can YayınlarıKitabı okudu
Ufacık şeyleri dert etme, dedi. Biri gider, beşi gelir, üzme kendini..
Reklam
Değerlerin ezildiği, çiğnendiği yerlerde, insana tek dayanak olan içgüdü. Avı avcısına saldırtan içgüdü, tükenmeyen güç.
"Evet, yemek başka şeydir, yemek var, yemekçik var, yemek yapmak bir sanattır."
“Soylular bir bakışta tanırlar birbirlerini, bir bakışta seviverirler.“
Sayfa 146Kitabı okudu
Yedi gün dediğin o kadar uzun değildi, insanları unutmaya yetmezdi. Ama yıkmaya yeterdi, değerleri, amaçları, sevgileri kül etmeye, baştan sona değiştirmeye yeterdi.
Reklam
"Demek benden nefret ediyorsun?" diye sordu. Ne nefreti! Tam tersine, ona doğru bir sonsuz istek büyüyordu içinde. Nefret etmek gerektiğini düşünüyordu, aklı öyle istiyordu, ama nefret etmiyordu.
"Çocuklar gibi masallarda yaşardı; ölümsüz sevgilere inanırdı, bir öpüşten sonra dönmek olmaz sanırdı.Deli gibiydi bu yüzden."
Elbette suçlu Mustafa. Bir insana beş el kurşun attı, yüreğini delik deşik etti, elbette suçlu. Ancak bütün suçu o işlemedi, her şeyi yıkan o değil! Ne derlerse desinler, gerçek İlyas’ı Mustafa öldürmedi. O İlyas değildi, onların İlyas’ı değildi Mustafa’nın vurduğu, bir bedendi, bir insandı ama o İlyas değildi. O İlyas’ın buz gibi soğumuş cesedini taşıyordu içinde, adı İlyas’tı, ama o İlyas değildi, başka biriydi. Mustafa’yı öldürmekle iş bitmez, Mustafa’yı öldürmekle alınmaz İlyas’ın öcü. İlyas’a kıyanlar başka, İlyas’a kıyanlar bir sürü, İlyas’a kıyanlar sayılmaz…
197 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.