Geceydi. Dolunay vardı. Sokaklar bomboştu. Bir türlü uyuyamayan Tanrı düşünmeye başlamıştı. “İnsanların hayatını daha nasıl zehir edebilirim?” diye soruyordu kendi kendine. Derin bir sessizlik hakimdi. Egzozu patlak bir mobiletle gecenin bir yarısı ortalıkta dolaşan küçük bir serseri hayal etti.