"Ne var ki sohbetler dışında buradaki hayattan sıkılmadım desem yalan olur . Bütün dünyaları asa, destar, kemer, hırka, tesbih ve ibrikten ibaret. "Hu....Hu...." biterse "Ya Hay ... Ya Hay.... " o da bitince yine Hay, yine Hu... Kime seslenecek olsalar "Hu! ..", kime bir iş emredilse, "Hay Hay! .. " Duvarda bir yazı vardı. Sordum, "Hay' dan gelen Hu'ya gider, " diyormuş." Yunus Emre'nin Hacı Bektaş Veli nin dergahına böyle bir ön yargı ile gittiğini neden kurgulama ihtiyaçı duymuş ki açıkcası anlam veremedim. Genel olarak kitap kurgusunu beğenmedim . Yunus gibi çağlar üstüne çıkmış sevgi ve hoşgörü timsalı bir inananın hayatının böyle basit bir kurgu ile ele alınmasına üzüldüm. Gerek de var mıydı onu da okuyanların takdirine bıraktım.