Herkese merhaba. Hasan Yılmaz öğretmenimizin pedagojik birikimi, anıları ve birçok lezzetli öyküsünün yer edindiği bu kitabı öncelikle kitabın isminden ziyade sadece öğretmenlerin değil velilerin, yöneticilerin ve bu işe gönül verenlerin özenle okumasını tavsiye ederim. Son yıllarda da üzerinde çokça durulan tanıdık bir cümle ile, o cümle ile bağlantılı bir soru ile okudum ben bu kitabı. Bu cümle hepinizin daha önce duyduğu " Öğretmen olmak mı, öğretmenlik yapmak mı?" dan başkası değil... Gerçek anlamda öğretmen olmak isteyenlerin, bunu hayatının her alanında her anlamda yaşamak isteyen öğretmenler ve öğretmen adayları için müthiş bir rehber bu kitap. Pedagojik anlamda yoksunluklarımız, boğazımıza hışımlı ellerle sarılmış bir müfredat, olmayan ya da olması teklif dahi edilmeyen bir eğitim sistemi...Sayılacaklar çok fakat işin özünü tümü ile bunlara yıkmanın doğru olmadığına dikkat çekiyor Yılmaz. Dolayısıyla şikâyet etmekten ziyade değişimi kendimiz ve dolayısıyla öğrencilerimizle başlatmamız gerektiği inancına ben de Hasan hocam gibi bir kez daha dikkat çekerek "öğretmen olma" temennisiyle esenlikler diliyorum. :)
