Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ölü Zaman Gezginleri

Hasan Ali Toptaş

En Eski Ölü Zaman Gezginleri Sözleri ve Alıntıları

En Eski Ölü Zaman Gezginleri sözleri ve alıntılarını, en eski Ölü Zaman Gezginleri kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kaldı ki, kendi kendime bir açıklama yapsam bile, hangi kendime yapacaktım?
Caddeden gelip geçen insanlara bakarken, hiçbir şey bitmiyor diye mırıldandım. Hele geçmiş, hiç bitmiyor.
Reklam
Benim baktığımı görünce, arkamızdan elini şöyle bir salladı ama, uğurladı mı, lanetledi mi anlayamadım. İliklerime dek ürperdim yalnızca.
Sayfa 54 - Korkuyla Yaralı Dört Keklik öyküsünden..Kitabı okudu
Zaman durmuştu sanki; ya da zamanı zamansız bir şey ağzına almış, kocaman devinimlerle hapır hupur geveliyordu.
Sayfa 56 - Korkuyla Yaralı Dört Keklik öyküsünden..Kitabı okudu
O, etinin diriliğini parmaklarında, nefesinin sıcaklığını yüzünde duya duya bir insanı boğamazdı. Bıçak da sokamazdı kimsenin karnına. Her şey birdenbire olmalıydı; birkaç el silah sesi, biraz duman...
Reklam
Sınırlarının nerede başlayıp nerede bittiğini bilemeyecek kadar dalgın, kararsız ve pişman bir ülke. Garsonlarıysa, mutlu mu mutlu. Çünkü dalgın, kararsız ve pişman bir ülke, elini alnına dayayarak sessizce içer birasını. İkide bir meze kültürünün sınırlarını zorlamaz yani ve kafası attıkça ikide bir masayı sandalyeyi devirip göbek atmaya kalkışmaz. Başka bir deyişle, dalgınlığına demirlidir her zaman, gitse gitse kararsızlıklarına gider arada bir ve hep pişmanlığından döner gelir kendine. Gri sakallı gibi tıpkı, ben gibi, karmaşa gibi...
Kar Hala yağıyordu. Kar, durup dinlenmeden yağıyordu, boynumuza kulağımıza dolarak, hatta kirpiklerimizi birbirine düğümleyerek yağıyordu; neden yağdığını düşünmemize fırsat tanımadan yağıyordu; adımlarımızı körelterek yağıyordu; ağırlığını taşıdığımız umutların üstüne yığarak yağıyordu, bıkmadan, usanmadan yağıyordu ve şefin sesi ağzından çıkar çıkmaz kara dönüşüyordu artık; sessizce yere düşüyor, birikiyor ve dizlerimizi aşıp göbeğimize doğru yükseliyordu.
Sayfa 56 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Gitmek fiilinin altını, çift çizgiyle en güzel trenler çizermiş.
Kaldı ki, kendi kendime bir açıklama yapsam bile, hangi kendime yapacaktım? Masanın birinde genç, birindeyse yaşlı ve yorgundum. Ben bana, ben bana bakıyordum. Daha sonra, bu bakışım sırasında, ayrı zamanların çakışmasından apayrı bir zaman mı doğdu pek bilemiyorum ama, birdenbire kendimle göz göze geldim.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.