Osman - Birinci Kitap yorumları ve incelemelerini, Osman - Birinci Kitap kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Osman - Birinci Kitap puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kitabı kütüphaneden tereddüt içinde almıştım. “Acaba bu sayfa yüklü tarihi romanı sıkılmadan okuyup bitirebilecek miyim? “ düşüncesi vardı aklımda. Ancak ilk sayfalardan itibaren beni içine aldı roman ve zevkle kısa sürede bitirdim. Osmanlı Devletinin kurucusu Osman beyin çocukluğunu,gençlik yıllarını hayal gücüyle süsleyerek anlatmış yazar. Bazen Kuruluş Osman dizisini izliyor gibi, bazen de bir kenarda o an orada olan halktan birisi gibi hissettim kendimi. Yazarın betimleyici dilini çok beğendiğimi belirtmek istiyorum. En çok beğendiğim bölümler ise “Ben Yunus” diye başlayan Yunus Emre’nin kendisini anlattığı (yazarın dilinden) bölümlerdi. Tarihi roman okumak isteyenlere tavsiye ediyorum.
“Ben, Yunus. Şeyhinin asasını arayan bir garip gezgin…Bazıları “Emre” der bana, bazıları “Aşık”. Eh ikisi de aynı şeydir aslında, itiraz etmem. İmrenmektir aşık olmak. Maşuk’una imrenir, emrenir aşık insan. Keşke becerebilsem …(Sayfa 89)…
Beyazıt Akman önceki iki kitabı ile en sevdiğim yazarlar arasında yerini almıştı. Dünyanın İlk Günü okuduğum en iyi kitaplardan biriydi. Son Sefarad ile ise kalbimi fethetmişti. Bu kitabına çok büyük beklentiler içinde başladım. Ancak beklentilerimi karşıladığını söyleyemem. Aslında tam olarak da nasıl yorumlayacağımı bilemedim. Bazı bölümlerde, bölüm başlarında karakter isimlerini belirtmiş, o harika masalsı dilini kullanarak sizi kitabın içine çekmeyi becermiş. Keşke bunu bütün kitaba uygulasaydı. Kitabın çoğu yerinde bölümü bir süre okumadan hangi karakterden bahsettiği anlaşılmıyor. Özellikle kitabın başı çok karışık zaman dilimlerinde yazılmış. Neden öyle yaptığını, kronolojik bir sırayla ilerlemediğini anlamlandıramadım. Bölüm başlarında tarih belirtse daha hoş olurdu.
O dönem hakkında tarih bilgim az olduğu için tarihi bilgi konusunda yorumda bulunamayacağım ama hangi bilginin gerçek hangi bilginin uydurma olduğunu anlamak için o dönemi araştırma isteğimi kamçıladığını söyleyebilirim. Okurken gerçek mi bunlar diye kendime sorduğum çok yer oldu.
Belki de bu kitabı, devam kitabını okumadan yorumlamamak gerekiyor. Diğer kitabı da okuduktan sonra daha doğru bir değerlendirme yapmış olurum sanırım.
Genel anlamda okumaktan keyif aldığımı söyleyebilirim ama bir Son Sefarad gibi de değildi.
Tarih sevmeyen bile Beyazıt Akman'ın kitaplarını büyük bir zevk alarak okur . Klasik sıkıcı tarih kitaplarından değil kesinlikle .Tarih sevenler ise zaten elinden bırakamaz.
Gayet akıcı , kurgusu müthiş ,eğlenceli ve okuyucuyu içine alan bir dil kullanılarak yazılmış
Kitabın konusu adından da anlaşılacağı üzere Osman Bey'in çocukluğundan başlayıp beyliğe uza nan serüvenini anlatiyor.
Osman Bey, bir taraftan Mihal , diğer taraftan Yunus Emre'nin gözünden anlatılmış ve ben Yunus Emre ,ben Mihal şeklindeki girişleri en çok hoşuma gitti.
Şimdi ikinci kitabını okuyorum o da aynı tatta devam ediyor ve ilk kitap öyle bir şekilde bitti ki ikinci kitap kesinlikle okunmalı mesajı verilmiş.
Doğumundan Ölümüne Kadar, Yaşadıkları, Büyürken Zorluklarla Mücadele Etmesi, Yetiştirilmesi, Silah Arkadaşlarıyla Dayanışması, Biricik Sevdası, Kuruluş Tohumlarını Atması, İki Kitabın Okunduğu Zaman Daha Anlaşılır, Keyifli Okumalar...
beyazıt akmanı çok severim ve yazdığı tüm kitapları büyük hayranlıkla okudum. imparatorluk serisi büyük bir araştırmanın sonucunda ortaya çıkmış bir seri ve yazarın epik anlatımıyla bütünleşmiş bu nedenle de sayfalar kalite kokuyor.
Osman serisi de mükemmel bir olay örgüsüne sahipti ve kendini soluksuz okuttu. çok iyi bir başlangıç kitabıydı. bu ilk kitapta Osman'ın yavaş yavaş olgunlaştığını görmek çok zevkliydi.
ancak 10 değil de 9 yıldız vermemin sebebi kitaplardaki gereksiz cinsel ögeler... tasavvufu en ince ayrıntısına kadar bilen bir yazarın bu gereksiz yatak odası sahnelerini yazmasına ve ahlak dışı tasvirleri kullanmasına anlam veremiyorum. öğrencilerime tavsiye etmeyi çok istesem de malesef ki kitap yetişkin kitleye hitap ediyor ve gençler bu kitaptan mahrum kalıyor... kitaplarıma kalem değdirmeyen ben çok üzülerek de olsa birkaç yerde siyah tahta kalemimle sansür uygulamak zorunda kaldım.
Düşündüğümden daha iyi kurgulanmış bir roman.Marco Polo ve Yunus Emre biraz hafif ve havada kalmış sanki. Ayrıca akıcı, güzel zaman geçirmek için okunabilir.
Beyazıt akmanın kalemiyle Edebalinin sözüyle ey osman kutlu yolun açık olsun ve bu dünya çınarının kutlu kökü sen olasın..
Beyazıt akman yine tarihi bütün çıplaklığıyla anlatmış çok güzeldi...
Osman: Aşk, gerçekten güzel bir kitaptı, dili oldukça akıcı ve iyiydi. Yazarın kalemi sayesinde de sayfalar hızla akıp gidiyordu, ben kitabı biraz uzun bir sürede okudum ama bu tamamen kişisel sebeplerden ötürü, yoksa ne olduğunu anlamadan bitirebileceğiniz bir kitap. Yazarın dilinde yer yer fantastik esintiler vardı, ben pek hoşlanmasam da kitaba yakışmıştı.
Genel olarak sevdiğim bir kitap oldu, uzun zaman sonra tarihi roman okumak iyi geldi . Diğer kitap yani Savaş'ı da bir an önce okumak istiyorum.
Ayrıntılı yorum için; yorumatolyesi.blogspot.com/2016/10/osman-a...
Öncelikle spoiler içerebilir.''Kendisine sağlam yazar diyenler var.Bakın kardeşim, adam iyi bi' akademisyen olabilir,
fakat çok araştırma yapmış olmak, çok şey biliyor olmak bi' insanı iyi bi' yazar saymak için asla yeterli değildir.
Önemli olan ne bildiğin veya ne düşündüğünden ziyade, bunları metinlerine nasıl yedirdiğindir. Beyazıt Akman da bu