...Kırklı yaşlarınızı yaşıyorsunuz. Hayatınızda bir sevgili var, eş var uzun yıllardır aynı işi yapıyorsunuz, hasbelkader bir şeyler biriktirdiniz, gençliğinizi tamamladınız ve bir sabah kalabalık trafiğin içinde durmuş beklerken acıtıcı bir soru zihninizi matkap gibi oymaya başlamış: Bu gerçekten ben miyim? Yaşamak istediğim hayat bu muydu? Geçmek bilmeyen bir diş ağrısı gibi. Elbette kimileri farkına varamıyor. Boyunlarındaki şirket kimlik kartlarının varlıklarına işaret olduğuna inanıyorlar. Instagram’da paylaştıkları şenlikli ortamların, neşeli yüzlerini hayatlarındaki mutluluğa delil sayıyorlar. Yazları güneye inmek, haftasonları Kadıköy’de Beyoğlu’nda sosyalleşmek kâfi geliyor. İnsan olmaya dair bir anlam dünyasını sorgulamadan, bir hakikat peşinde olmadan bu yaşadıklarımıza hayat mı diyelim? bu sıradanlığa, bu basmakalıplığa, bu dayatılmış mutluluk sahnelerine hayat mı diyelim?
Tarık TUFAN